fes konusunda hocam doğru söylüyor batılılaşma calışmalarıdan biride festir aslında şapka devriminin saçmalığını açıkca ortaya koymuştur keramet baştaki kılıfta olsa fese geçildikten sonra osmanlı yıkılmazdı her devrimin yararı zararı tartışılabilir lakin şapka devrimi zulümdür halkın ekmek bulamadığı bir dönemde kılık kıyafet ne alaka şapkayıda şimdiki gibi ucuz zannetmeyin o dönemde bir aylık memur maaşı şapka kadardı devlet memuruna iyilik olsun diye 12 taksitle şapka kredisi verdi gerisini siz düşünün
Merhabalar
Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.
Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.
Dikkat!!! Tema lisans bilgilerinize erişilemiyor, lütfen www.xenforo.gen.tr yönetimi ile iletişime geçiniz.
Biz, neyiz? Tanrı ve engelliler..? [Tartışma]
- Konbuyu başlatan merdoli
- Başlangıç tarihi
[FONT=Helvetica]Konuyu ne kadar dolandırırsak dolandıralım dinlerin varoluş nedeninin temelinde , ölüm olgusu yatmaktadır, din ile ölümün ilişkisi ateş ve barut gibidir, ateş olmadığı sürece barutun işlevi olmayacaktır.[/FONT]
İstersen bir de peygamber efendimiz s.a.v. in torununa ulasma imkanin varsa afyon -buhara da sorularınin hepsine cevap bulursun ..
Kardeşim kendimce bildigim kadarıyla size şöyle açıklayayım.
İsyan etmeyin, ne olursanız ne durumda olursanız olun isyan etmeyin, her gün ne olmak istiyorsanız Yaratandan onu isteyin, bıkmadan usanmadan isyan etmeden hergün 1 kere isteyin ve birgün onun oldugunu göreceksiniz. İstemek çok basit yaratanda bunu söylüyor sürekli, ne isterseniz onu veririm diyor. İyilikmi isteyeceksiniz yoksa kötülükmü, para mı isteyeceksiniz yoksa ev araba mı ya da iş mi. Bu tamamen size kalmış bir durum.
Birçok ayet yazabilirdim Kuran okuyan biri olarak ama yazmak istemiyorum, açın anladıgınız dil de kuranı baştan sona okuyun.
Gelelim neden böyle engelliyiz konusuna, bence teknoloji kurbanı olabiliriz.
Neden diyeceksiniz. Bundan belki 100 sene önce verem hastalıgı kızamık su çiçegi vs.. hastalıklara kapılıp çare bulamayanlarda belki sizin gibi isyan ediyordu.Ama insanların teknolojiyi ve bilimi geliştirmesiyle bu hastalıklardan artık bugün ölen yok çünkü bir ilaçları var ameliyatlar yapılabiliyor.
Şimdi dogustan engelli olma olayına gelince ise de, belki anne baba akraba olabilir, belki akraba olmazda kan uyusmazlıgı olmuş olabilir, olur da olur yani.Bu şekilde dünyaya gelmek sizin suçunuz degil.Eger dogustan aklı evvel olarak dogduysanız çok emin degilim bilmiyorum doktor da degilim, lakin dünyanın şehvetinden bi şekilde uzak olunuyor sanırım yani aklı onlara yetmiyor.
Yok sonradan engelli olduysanızda burada da oturup düşünmek lazım,hatam neredeydi ve artık ne yapmalıyım diye.
Özet geçiyorum: Gidin biraz bilim kitapları okuyun özellikle einstein,Stephen Hawking okuyun. Ha bunları okumadan önce açın önce bi kuran okuyun yada farketmez sırası ama kuranı mutlaka okuyun.
Zaman kavramı sadece dünyada yaşayan varlıklar için var.Yani şöyle düşünün Allah katında peygamberlerin yaşadıgı dönem belki daha 2 saat önceydi.Bir çok ayet var zamanla ilgili kuranda.Gelecek nesillerimiz de ışık hızına yaklaşabilecek bir uzay aracı yapıp yeni galaksiler ve gezegenler keşfedebilecekler. Ve şöyle birşey konuşuluyor bu konu hakkında, onların uzay aracının içinde geçirecegi 1 gün dünyadaki 1 yıla eşit olacak.
Stephen hawking bugün dünyanın en önemli bilim adamı, ama gidin görün o adam 50 yıldır tekerlekli sandalyede ve 30 yıldır da konuşamıyor, yemek bile yiyemiyor, yürüyemiyor, ama o adam isyan etmek yerine okumuş öğrenmiş ve insanlara nasıl faydalı olabilirim diye çalışıyor hala.
Sizse burda oturmuş isyan etme derdindesiniz, dünya şehvetleri için uğraşıp duruyorsunuz, ayıptır.
Çok kısa bir ömrümüz var bunu bilmenizi isterim, dünya şehvetlerine kapılıpda isyan etmeyin,ona buna sataşmayın hakkına girmeyin.
En güzeli de yukarıda da dedigim gibi hiç usanmadan isyan etmeden sıkılmadan hergün ne istiyorsanız yaratan dan onu isteyin.
İsyan etmeyin, ne olursanız ne durumda olursanız olun isyan etmeyin, her gün ne olmak istiyorsanız Yaratandan onu isteyin, bıkmadan usanmadan isyan etmeden hergün 1 kere isteyin ve birgün onun oldugunu göreceksiniz. İstemek çok basit yaratanda bunu söylüyor sürekli, ne isterseniz onu veririm diyor. İyilikmi isteyeceksiniz yoksa kötülükmü, para mı isteyeceksiniz yoksa ev araba mı ya da iş mi. Bu tamamen size kalmış bir durum.
Birçok ayet yazabilirdim Kuran okuyan biri olarak ama yazmak istemiyorum, açın anladıgınız dil de kuranı baştan sona okuyun.
Gelelim neden böyle engelliyiz konusuna, bence teknoloji kurbanı olabiliriz.
Neden diyeceksiniz. Bundan belki 100 sene önce verem hastalıgı kızamık su çiçegi vs.. hastalıklara kapılıp çare bulamayanlarda belki sizin gibi isyan ediyordu.Ama insanların teknolojiyi ve bilimi geliştirmesiyle bu hastalıklardan artık bugün ölen yok çünkü bir ilaçları var ameliyatlar yapılabiliyor.
Şimdi dogustan engelli olma olayına gelince ise de, belki anne baba akraba olabilir, belki akraba olmazda kan uyusmazlıgı olmuş olabilir, olur da olur yani.Bu şekilde dünyaya gelmek sizin suçunuz degil.Eger dogustan aklı evvel olarak dogduysanız çok emin degilim bilmiyorum doktor da degilim, lakin dünyanın şehvetinden bi şekilde uzak olunuyor sanırım yani aklı onlara yetmiyor.
Yok sonradan engelli olduysanızda burada da oturup düşünmek lazım,hatam neredeydi ve artık ne yapmalıyım diye.
Özet geçiyorum: Gidin biraz bilim kitapları okuyun özellikle einstein,Stephen Hawking okuyun. Ha bunları okumadan önce açın önce bi kuran okuyun yada farketmez sırası ama kuranı mutlaka okuyun.
Zaman kavramı sadece dünyada yaşayan varlıklar için var.Yani şöyle düşünün Allah katında peygamberlerin yaşadıgı dönem belki daha 2 saat önceydi.Bir çok ayet var zamanla ilgili kuranda.Gelecek nesillerimiz de ışık hızına yaklaşabilecek bir uzay aracı yapıp yeni galaksiler ve gezegenler keşfedebilecekler. Ve şöyle birşey konuşuluyor bu konu hakkında, onların uzay aracının içinde geçirecegi 1 gün dünyadaki 1 yıla eşit olacak.
Stephen hawking bugün dünyanın en önemli bilim adamı, ama gidin görün o adam 50 yıldır tekerlekli sandalyede ve 30 yıldır da konuşamıyor, yemek bile yiyemiyor, yürüyemiyor, ama o adam isyan etmek yerine okumuş öğrenmiş ve insanlara nasıl faydalı olabilirim diye çalışıyor hala.
Sizse burda oturmuş isyan etme derdindesiniz, dünya şehvetleri için uğraşıp duruyorsunuz, ayıptır.
Çok kısa bir ömrümüz var bunu bilmenizi isterim, dünya şehvetlerine kapılıpda isyan etmeyin,ona buna sataşmayın hakkına girmeyin.
En güzeli de yukarıda da dedigim gibi hiç usanmadan isyan etmeden sıkılmadan hergün ne istiyorsanız yaratan dan onu isteyin.
Yasin kardeşim,
Haklısın.... Bazen söylediklerimiz amacını aşıyor olabilir. Üzdüysem özür dilerim.
Ancak, bir insan yazdıklarından sorumludur diye düşünürüm. Bu sorumluluğun gereği olarak da iddiasını araştırmak zorundadır diye düşünürüm.
Örneğin, senin Vakko yorumun üstüne, bana mantıksız gelmesi nedeniyle hemen küçük bir araştırma yaptım ve yanlış olduğu ortaya çıktı. Vakko benim amcamın oğlu değil, savunmak durumunda değilim. Ama, 2 ilgisiz konuyu birbiriyle ilişkilendirip iddiayı haklı çıkartmak sıklıkla yapılan bir safsata türüdür ve senin yazdıkların bunun çok iyi birer örneği.
Bak yine yanlış!
Osmanlı inan ki çok adam öldürmüş. Ayrıca kim avrupanın kanlı tarihini bizimkiyle kıyaslıyor ki? Bir Yahudi Soykırımı, bir Engizisyon geçmişi bile avrupaya yeterli utancı verir.
Ayrıca niye gerici oluyorsun ki... İlerici ol. Geride özenilecek bir şey yoktur. Sadece pişmanlıklar olur.
Ben başka yerden bakarım, sen başka yerden bakarsın. Bu gayet normal. Ama bakış açılarımızı HAKSIZ gerekçelere dayandırırsak bu doğru olmaz. Şapka devrimini istemeyebilirsin... Ama buna Vakko bahanesi ileri sürmezsin. Ne gerek vardı diyebilirsin, şapka sevmiyorum diyebilirsin... Bunlar farklı şeyler.
Şimdi demokrasi, cumhuriyet tanımına gelirsek... şu anda cumhuriyet yok mu? Her yasa için referandum mu yapıyoruz? Meclis çıkartıyor yasaları değil mi? E, o yasaları da meclis çıkardı! Arada ne fark var?
Ayrıca, sen otokrasiden yeni demokrasiye geçmiş, daha dünyada oturmamışken cumhuriyet devrimini kabul etmiş bir devletten bahsediyorsun. Bu devletin bugünün Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi kriterlerine veya Kopenhage kriterlerine göre davranmasını bekleyebilir misin? Elbette bazı zorlamalar, hatalar, yanlışlar yapılmıştır. Ama o devleti yönetenler de bunu ülkenin menfaatlerine inanarak yaptılar, kötülük olsun diye değil!
Kaldı ki, bana göre o dönemde yapılanlar mucizevi başarılar denebilecek kadar önemli şeylerdir. O insanların elinde 10 saniyede SMS atabilecekleri cep telefonları yoktu... bir ile haber göndermek 1 hafta sürüyordu.
Fes, 2. Mahmut döneminde batılılaşma çalışmaları neticesinde Osmanlıya girmiştir. Yanlız bir hata yapmışım... Fes'in kökeni Fas'mış. Yunan ordusunda askerler fes giyiyormuş.
"Yunan serpuşu olan fesi giymek câiz olur da şapkayı giymek neden olmaz ve yine onlara, bütün millete hatırlatmak isterim ki, Bizans papazlarının ve Yahudi hahamlarının kisve-i mahsûsası olan cübbeyi ne vakit, ne için ve nasıl giydiler?"
Fes'le ilgili şurada bilgi var: Fes (başlık) - Vikipedi
Ancak şuradaki bilgi çok daha detaylı ama ne yazık ki ingilizce... bizim kaynaklar genellikle yetersiz ve uyduruk: Fez - Wikipedia, the free encyclopedia
Doğrudur ben ilericiliği savunurum ama kimseye gerici dediğimi de hatırlamıyorum. Sen kendini nereye koyarsan oradasındır.
Benim mesajlarda en fazla itiraz ettiğim nokta, yalan yanlış bilgiler ve haksız gerekçelerle bir iddianın savunulmasıdır. Ne yazık ki böyle olmaz... Bu Erdoğan taktiğidir. Bir şeyi 40 kere söylersen insan bunu gerçek zannedermiş. Aynı camilerimizde bira içtiler, başörtülü bacılarımıza üstü çıplak adamlar saldırdılar yalanlarıyla insanların maneviyatını kullanarak bir şeyler elde etmeye çalışmak benim kabul edemeyeceğim bir şeydir. Her iddia iyi kötü gerçek ve doğru temellere dayanmak zorundadır.
************
Son olarak; ben bu puta tapan kısmını da pek anlayamadım... Zannediyorum neredeyse 1000 yıldır dünyada puta tapan bir din akımı yok. Zaten putlara da tapılmaz. Put dediğin şey çok tanrılı dinlerde tanrılar ile özdeşleştirilen cisimlerdir. Yani o nesneye ibadet ederek taptığı tanrıya ulaştığını düşünür. Günümüzde inançsız, deist, agnostik, başka dinlerden insanlar var ama özellikle ülkemizde putperest kimse olduğunu da sanmıyorum.
Gericilerin astığı, kestiği de doğrudur... tarihte inanılmaz çok sayıda örneği vardır, ama genellikle bunlara faşist denemez. O başka bir şey. Faşizm, prensip olarak dinci rejimlere karşıdır. Faşizmin odan noktası milliyetçiliktir.
Haklısın.... Bazen söylediklerimiz amacını aşıyor olabilir. Üzdüysem özür dilerim.
Ancak, bir insan yazdıklarından sorumludur diye düşünürüm. Bu sorumluluğun gereği olarak da iddiasını araştırmak zorundadır diye düşünürüm.
Örneğin, senin Vakko yorumun üstüne, bana mantıksız gelmesi nedeniyle hemen küçük bir araştırma yaptım ve yanlış olduğu ortaya çıktı. Vakko benim amcamın oğlu değil, savunmak durumunda değilim. Ama, 2 ilgisiz konuyu birbiriyle ilişkilendirip iddiayı haklı çıkartmak sıklıkla yapılan bir safsata türüdür ve senin yazdıkların bunun çok iyi birer örneği.
Bak yine yanlış!
Osmanlı inan ki çok adam öldürmüş. Ayrıca kim avrupanın kanlı tarihini bizimkiyle kıyaslıyor ki? Bir Yahudi Soykırımı, bir Engizisyon geçmişi bile avrupaya yeterli utancı verir.
Ayrıca niye gerici oluyorsun ki... İlerici ol. Geride özenilecek bir şey yoktur. Sadece pişmanlıklar olur.
Ben başka yerden bakarım, sen başka yerden bakarsın. Bu gayet normal. Ama bakış açılarımızı HAKSIZ gerekçelere dayandırırsak bu doğru olmaz. Şapka devrimini istemeyebilirsin... Ama buna Vakko bahanesi ileri sürmezsin. Ne gerek vardı diyebilirsin, şapka sevmiyorum diyebilirsin... Bunlar farklı şeyler.
Şimdi demokrasi, cumhuriyet tanımına gelirsek... şu anda cumhuriyet yok mu? Her yasa için referandum mu yapıyoruz? Meclis çıkartıyor yasaları değil mi? E, o yasaları da meclis çıkardı! Arada ne fark var?
Ayrıca, sen otokrasiden yeni demokrasiye geçmiş, daha dünyada oturmamışken cumhuriyet devrimini kabul etmiş bir devletten bahsediyorsun. Bu devletin bugünün Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi kriterlerine veya Kopenhage kriterlerine göre davranmasını bekleyebilir misin? Elbette bazı zorlamalar, hatalar, yanlışlar yapılmıştır. Ama o devleti yönetenler de bunu ülkenin menfaatlerine inanarak yaptılar, kötülük olsun diye değil!
Kaldı ki, bana göre o dönemde yapılanlar mucizevi başarılar denebilecek kadar önemli şeylerdir. O insanların elinde 10 saniyede SMS atabilecekleri cep telefonları yoktu... bir ile haber göndermek 1 hafta sürüyordu.
Fes, 2. Mahmut döneminde batılılaşma çalışmaları neticesinde Osmanlıya girmiştir. Yanlız bir hata yapmışım... Fes'in kökeni Fas'mış. Yunan ordusunda askerler fes giyiyormuş.
"Yunan serpuşu olan fesi giymek câiz olur da şapkayı giymek neden olmaz ve yine onlara, bütün millete hatırlatmak isterim ki, Bizans papazlarının ve Yahudi hahamlarının kisve-i mahsûsası olan cübbeyi ne vakit, ne için ve nasıl giydiler?"
Fes'le ilgili şurada bilgi var: Fes (başlık) - Vikipedi
Ancak şuradaki bilgi çok daha detaylı ama ne yazık ki ingilizce... bizim kaynaklar genellikle yetersiz ve uyduruk: Fez - Wikipedia, the free encyclopedia
Doğrudur ben ilericiliği savunurum ama kimseye gerici dediğimi de hatırlamıyorum. Sen kendini nereye koyarsan oradasındır.
Benim mesajlarda en fazla itiraz ettiğim nokta, yalan yanlış bilgiler ve haksız gerekçelerle bir iddianın savunulmasıdır. Ne yazık ki böyle olmaz... Bu Erdoğan taktiğidir. Bir şeyi 40 kere söylersen insan bunu gerçek zannedermiş. Aynı camilerimizde bira içtiler, başörtülü bacılarımıza üstü çıplak adamlar saldırdılar yalanlarıyla insanların maneviyatını kullanarak bir şeyler elde etmeye çalışmak benim kabul edemeyeceğim bir şeydir. Her iddia iyi kötü gerçek ve doğru temellere dayanmak zorundadır.
************
Son olarak; ben bu puta tapan kısmını da pek anlayamadım... Zannediyorum neredeyse 1000 yıldır dünyada puta tapan bir din akımı yok. Zaten putlara da tapılmaz. Put dediğin şey çok tanrılı dinlerde tanrılar ile özdeşleştirilen cisimlerdir. Yani o nesneye ibadet ederek taptığı tanrıya ulaştığını düşünür. Günümüzde inançsız, deist, agnostik, başka dinlerden insanlar var ama özellikle ülkemizde putperest kimse olduğunu da sanmıyorum.
Gericilerin astığı, kestiği de doğrudur... tarihte inanılmaz çok sayıda örneği vardır, ama genellikle bunlara faşist denemez. O başka bir şey. Faşizm, prensip olarak dinci rejimlere karşıdır. Faşizmin odan noktası milliyetçiliktir.
NETBUS;
niye gülüyorsunki. Budizm, bugün Dünya üzerinde yaklaşık 500 milyonu aşkın inananı bulunan bir dindir.
İslam dini, 1.3 - 1.5 milyar inananıyla Hıristiyanlık'tan sonra dünyanın en yaygın ikinci dinidir
niye gülüyorsunki. Budizm, bugün Dünya üzerinde yaklaşık 500 milyonu aşkın inananı bulunan bir dindir.
İslam dini, 1.3 - 1.5 milyar inananıyla Hıristiyanlık'tan sonra dünyanın en yaygın ikinci dinidir
Ewt bazen diyorum ki neden ben hasta oldum birşeyleri suçlamak istiyorum madolyonun yüzü bu deil işte . Allah var kesinlikle şüphesiz ve ben bizleri sevdiğini düşünüyorum. Kibirden riyadan uzaklaştırdıgını . Beni birisi küçümsediginde Rabb'imin sefkatı altında oldugumu hissettırdı . Hristıyanlıkla inancında hastalık cezadır bizim inancımızda ise mükafat
allah inancı olan biriyim ama bazen bende isyan edebiliyorum . neden diyeöyle şeyler yaşıyoruzki neden ben demek zorunda kalıyorum . tabiki bu olaylar bir tek benim başıma gelmiyor biliyorum ama işte isyan etmedende duramadıgım zamanlar oluyor hele son zamanlarda
Bu konuda hala daha tartışıyorsak, hala daha birşeylerden emin değilsek çok geç kalmışız demektır Elin amerikalısı ingilizi dinleri araştırıyor kitaplarını okuyor ve müslümanlğın akla yatkın oldugunu gerçekten en doğrusu oldugunu dusunup başlıyor gerekenlerı yapmaya ve içine oyle bır iman doluyor ki müslümanlıktan bahsederken gözyaşı döküyor. Biz müslüman ülkede doğuyoruz evlerimizde Kur'anlar var birkez açıp bakmıyoruz mealini incelemiyoruz müslüman ülkede müslümanlığı bulamıyoruz, yaşayamıyoruz...
sana verilen bu vücut Allahın sana bir hediyesi sen hediye de kusur var diye hediyeyi verende kusur arayamazssın ayrıca sen bu vücut için akıl için ve bütün nimetlere bi bedelde ödemedin o zaman nasıl hak talep ediyosun eksik var kusur var diye isyan edebiliyorsun kısacası burada isyan etmememiz gerekiyor bir diğer nokta bizim gibi insanlar engelleri ile sınava tabi tutuluyoruz diğer insanların hiç mi dedi yok bana sorarsan herkesin sayısız derdi var önemli olan isyan etmeden sabır etmek kullugumuzu elimizden geldiğince yapmak gerisi rabbimizin merhametine kalmıs
iyiki inancımız imanımız var allaha şükür yoksa bazı şeylere katlanmak kabullenmek çok zor olurdu ama iman insana güç kuvvet veriyor sabır veriyor herşeye rağmen olsun cennet var deyip rahatlıyor insan. inançsızlık yada arada kalmışlık insanı karamsar kötümser hırçın huysuz geçimsiz en önemliside mutsuz yapıyor allah imanımızı artırsın her daim taze kılsın ben inanıyorum engelimiz bir kuş gibi bizi cennete uçuracak...........
Bir çok yorumlarında bu soruyu kendime defalarca sordum ben sonradan engelli oldum doğuştan değil 40 yaşımda %40 engelli oldum biraz hikâyesi anlatıyım ilginizi çekermi,
Engelli olmadan önce 40 yaşıma kadar ne yaptım
a-) Sünnet oldum
b-). Okula gittim liseyi bitirdim
c-). İş hayatına atıldım bir kurumsal şirket kurdum
d-) Sözlendim
Engelli olduktan sonra 40 yaşından sonra
1-) Evlendim
2-). Sevgili oğlum AtaBerat doğdu
3-). Ehliyetini (h) çevirdim tabi araba mıda kaptan juk
4-). Fenerbahçe sevgisini ezeli aşkı yaşıyorum
5-)). ,....,...,......halen sevgili isimde çalışıyorum saat akşam 9 geliyor
6-). Evimde beni seven bir eşim ve çocuğum var
Aradaki farkı anlayın Kuranı, Kerimde bildirilmiştir bakara süresinde
ben insanları tanıştırmak için sizi ben seçtim siz beni değil
Ayrıca Maide süresinde Mallarınız ve çocuklarınız sizi Allaha inanmakta alı koymasına eğer siz düşünecek olduysanız
Engelli olmadan önce 40 yaşıma kadar ne yaptım
a-) Sünnet oldum
b-). Okula gittim liseyi bitirdim
c-). İş hayatına atıldım bir kurumsal şirket kurdum
d-) Sözlendim
Engelli olduktan sonra 40 yaşından sonra
1-) Evlendim
2-). Sevgili oğlum AtaBerat doğdu
3-). Ehliyetini (h) çevirdim tabi araba mıda kaptan juk
4-). Fenerbahçe sevgisini ezeli aşkı yaşıyorum
5-)). ,....,...,......halen sevgili isimde çalışıyorum saat akşam 9 geliyor
6-). Evimde beni seven bir eşim ve çocuğum var
Aradaki farkı anlayın Kuranı, Kerimde bildirilmiştir bakara süresinde
ben insanları tanıştırmak için sizi ben seçtim siz beni değil
Ayrıca Maide süresinde Mallarınız ve çocuklarınız sizi Allaha inanmakta alı koymasına eğer siz düşünecek olduysanız
Dünya üzerinde ki kandırılmış toplumlar Dinlerin yahut daha genel ifadeyle inanç denen olgunun insanları koyun gibi gütmek,paralarını sövüşlemek ve onları belirli dar kalıplara sokarak sorgulamak,düşünmek ve hayal kurmak gibi insanı insan yapan özelliklerini sınırlamaktan öteye gitmeyen insan uyduruğu masallar olduğunu bilmeyebilir çünkü Dünya toplumların'ın %80'i cahil yığınlardan oluşuyor.
Fakat beni bundan daha çok üzen bu sağlıklı insanlar gibi engelli bireylerinde aynı hataya düşüp ibret vesikası olarak yaratıldığı zannederek kendisini avutmasıdır.
Her biriniz kainat'ta hiç bir düzen ve yaratıcı olmadığının canlı vesikasısınız dostlar, kendinizi komik bir şekilde sağlıklı insanların "Vah,vah şu hilkat garibesine baksana beterin beteri varmış hemen şükre duralım" demesi için yaratıldığınızı düşünüyorsanız eğer buna engellilerin şahı Dünyan'ın en büyük bilim adamı Stephen Hawking bile sesli gülerdi emin olun
Böyle bir şey yok siz Dünya'nın her yerinde varsınız %85'i Ateist olan İsviçre'de dolu engelli var onlar kime ibret oluyor orada yaşayan Ateistlere mi..?
Böyle bir şey olabilir mi İslama göre ibreti sadece ve sadece Müslüman alabilir gerisi kuru kafadır Kuran'ın tabiriyle "O kafirler pisliktir"
Hal böyleyken bu engelli insanların her inançlı ve inançsız toplumun içinde varolması hayatın bir anlamı olmayan tesadüfi bir yapıya sahip olduğunu belgelemeye yeter de artar bile.
Sadece engelliler olsa hadi bir nebze derdik,Afrika da açlıktan her gün ölen binlerce insan,çocukta ibret vesikası mı..? Dünyan'ın günümüzde ki mevcut kaynakları bütün herkezi doyurmaya yetecek düzeyde oysa açgözlü insanoğlu daha fazlasını elde etmek için oradaki insanları aç bırakmayı tercih ediyor buradan da görüyoruz ki onlar bir yaratıcı tarafından bize ibret vesikası olarak yaratılmadılar bilakis onları açlığa terk eden insanoğludur.
Bu da bize gösteriyor ki Dünya da hiç bir düzen ve yaratıcı emaresi yok her taraf kaos yuvası güçlü olanın borusu öterken zayıf olan yok olup eleniyor.
Bu sadece insanlar için değil diğer hayvanlar içinde aynı doğaya dönüp bir bakın herkez hayatta kalmak için birbirini öldürüp yiyiyor üreyip çoğalabilmek için buldukları dişiye 8-10 erkek birden saldırıp toplu tecavüz yapıyor (Mahallenizde Mart ayında dişi kediyi kovalayan 8-10 tane sapık erkeği düşünün )
Dünya da düzen olduğunu iddia etmek için gerçekten kör ve sağır olmak gerekir.
Aynı şekilde evrende mükemmel bir düzen olduğunu iddia edenler var bu Bilim yoksunu kitlelerin asparagas iddiaların dan öteye gitmiyor.
Evren tam bir kaos yuvasıdır hiç bir düzenli bölgesi yoktur kimi yıldızların gezegenleri saniye de 10 tur atacak şekilde fırıldak gibi döner,kimileri iki,üç gezegen birbirine girmiş şekilde güneşi dönerler,kimi gezegenlerin iki hatta daha fazla güneşi vardır düzen namına hiç bir şey yoktur.
Bizim güneş sistemimiz de milyarlarca yıl boyunca gök taşlarının gezegenleri dövdüğü,gezegenlerin güneş etrafında inanılmaz hızlarla döndüğü bir yapıdaydı bugünkü durağan ve düzenli gibi gözüken yapısı geçici olup bundan milyonlarca yıl sonra tekrar kaos ortamına doğru yol alacaktır.
Vel hasılı kelam hiç bir düzen koyucu,yaratıcı bir güç yoktur.Sizler eğer bir yaratıcıya inanmanın kendinizi rahatlattığını düşünüyorsanız tıpkı yoga yapmak gibi tabiki inanabilirsiniz bir güce inanmak psikolojik olarakta insanı rahatlatabilir ama bu hayali bir rahatlatma olur.
Aslında siteye prezervatifli sonda hakkında bilgi almak için üye olmuştum çünkü yakında ameliyat olucam 24 saat boyunca yataktan kalkamayacağım o yüzden bu alete ihtiyacım vardı zira diğer sondaların takılırken nasıl bir acı verdiğini canlı şahitlerinden okuyup öğrendiğim için onu taktırmaya g... yemiyor
İşte bunun için üye olmuşken bu başlığı görünce yakın zaman önce ateist olan birisi olarak fikirlerimi paylaşmak istedim hepinize saygılar.
Fakat beni bundan daha çok üzen bu sağlıklı insanlar gibi engelli bireylerinde aynı hataya düşüp ibret vesikası olarak yaratıldığı zannederek kendisini avutmasıdır.
Her biriniz kainat'ta hiç bir düzen ve yaratıcı olmadığının canlı vesikasısınız dostlar, kendinizi komik bir şekilde sağlıklı insanların "Vah,vah şu hilkat garibesine baksana beterin beteri varmış hemen şükre duralım" demesi için yaratıldığınızı düşünüyorsanız eğer buna engellilerin şahı Dünyan'ın en büyük bilim adamı Stephen Hawking bile sesli gülerdi emin olun
Böyle bir şey yok siz Dünya'nın her yerinde varsınız %85'i Ateist olan İsviçre'de dolu engelli var onlar kime ibret oluyor orada yaşayan Ateistlere mi..?
Böyle bir şey olabilir mi İslama göre ibreti sadece ve sadece Müslüman alabilir gerisi kuru kafadır Kuran'ın tabiriyle "O kafirler pisliktir"
Hal böyleyken bu engelli insanların her inançlı ve inançsız toplumun içinde varolması hayatın bir anlamı olmayan tesadüfi bir yapıya sahip olduğunu belgelemeye yeter de artar bile.
Sadece engelliler olsa hadi bir nebze derdik,Afrika da açlıktan her gün ölen binlerce insan,çocukta ibret vesikası mı..? Dünyan'ın günümüzde ki mevcut kaynakları bütün herkezi doyurmaya yetecek düzeyde oysa açgözlü insanoğlu daha fazlasını elde etmek için oradaki insanları aç bırakmayı tercih ediyor buradan da görüyoruz ki onlar bir yaratıcı tarafından bize ibret vesikası olarak yaratılmadılar bilakis onları açlığa terk eden insanoğludur.
Bu da bize gösteriyor ki Dünya da hiç bir düzen ve yaratıcı emaresi yok her taraf kaos yuvası güçlü olanın borusu öterken zayıf olan yok olup eleniyor.
Bu sadece insanlar için değil diğer hayvanlar içinde aynı doğaya dönüp bir bakın herkez hayatta kalmak için birbirini öldürüp yiyiyor üreyip çoğalabilmek için buldukları dişiye 8-10 erkek birden saldırıp toplu tecavüz yapıyor (Mahallenizde Mart ayında dişi kediyi kovalayan 8-10 tane sapık erkeği düşünün
)Dünya da düzen olduğunu iddia etmek için gerçekten kör ve sağır olmak gerekir.
Aynı şekilde evrende mükemmel bir düzen olduğunu iddia edenler var bu Bilim yoksunu kitlelerin asparagas iddiaların dan öteye gitmiyor.
Evren tam bir kaos yuvasıdır hiç bir düzenli bölgesi yoktur kimi yıldızların gezegenleri saniye de 10 tur atacak şekilde fırıldak gibi döner,kimileri iki,üç gezegen birbirine girmiş şekilde güneşi dönerler,kimi gezegenlerin iki hatta daha fazla güneşi vardır düzen namına hiç bir şey yoktur.
Bizim güneş sistemimiz de milyarlarca yıl boyunca gök taşlarının gezegenleri dövdüğü,gezegenlerin güneş etrafında inanılmaz hızlarla döndüğü bir yapıdaydı bugünkü durağan ve düzenli gibi gözüken yapısı geçici olup bundan milyonlarca yıl sonra tekrar kaos ortamına doğru yol alacaktır.
Vel hasılı kelam hiç bir düzen koyucu,yaratıcı bir güç yoktur.Sizler eğer bir yaratıcıya inanmanın kendinizi rahatlattığını düşünüyorsanız tıpkı yoga yapmak gibi tabiki inanabilirsiniz bir güce inanmak psikolojik olarakta insanı rahatlatabilir ama bu hayali bir rahatlatma olur.
Aslında siteye prezervatifli sonda hakkında bilgi almak için üye olmuştum çünkü yakında ameliyat olucam 24 saat boyunca yataktan kalkamayacağım o yüzden bu alete ihtiyacım vardı zira diğer sondaların takılırken nasıl bir acı verdiğini canlı şahitlerinden okuyup öğrendiğim için onu taktırmaya g... yemiyor
İşte bunun için üye olmuşken bu başlığı görünce yakın zaman önce ateist olan birisi olarak fikirlerimi paylaşmak istedim hepinize saygılar.
9 Kendine biçim verenle çekişenin vay haline!
Kil, topraktan yapılmış çömlek parçası,
Kendisine biçim verene, Ne yapıyorsun?
Yarattığın nesnenin tutacağı yok diyebilir mi?
10 Babasına, Dünyaya ne getirdin?
Ya da annesine, Ne biçim şey doğurdun?
Diyenin vay haline!
11 İsrailin Kutsalı,
Ona biçim veren RAB diyor ki,
Çocuklarımın geleceği hakkında beni sorgulayabilir,
Ellerimin yapıtları hakkında bana buyruk verebilir misiniz?
12 Dünyayı ben yaptım,
Üzerindeki insanı ben yarattım.
Benim ellerim gerdi gökleri,
Bütün gök cisimleri benim buyruğumda.YEŞAYA:46
Kil, topraktan yapılmış çömlek parçası,
Kendisine biçim verene, Ne yapıyorsun?
Yarattığın nesnenin tutacağı yok diyebilir mi?
10 Babasına, Dünyaya ne getirdin?
Ya da annesine, Ne biçim şey doğurdun?
Diyenin vay haline!
11 İsrailin Kutsalı,
Ona biçim veren RAB diyor ki,
Çocuklarımın geleceği hakkında beni sorgulayabilir,
Ellerimin yapıtları hakkında bana buyruk verebilir misiniz?
12 Dünyayı ben yaptım,
Üzerindeki insanı ben yarattım.
Benim ellerim gerdi gökleri,
Bütün gök cisimleri benim buyruğumda.YEŞAYA:46
Konuyu açan arkadaşım bile unutmuştur muhtemelen Sadece engelliler mi? İnsanın yaradılışının amacı uzun bir tartışma ve herkes bunu özellikle karamsar olduğu dönemlerde sorgular .Kimi cevabı inançta,kimi bilimde,kimi boşlukta arar ... Bize verilmiş zamanı öfke,isyan,karamsarlıkla da geçirebiliriz ama sonsuz değil ki bedenle yolculuğumuz .Her beden güzelde olsa,zenginde olsa,sağlıklı da olsa zamanı gelince ayrılıyor bu hayattan.Var olan zamanımızı kendimiz ve çevremiz için anlamlı kılmak belki en doğrusu.Okuyarak,bencil olmayarak,üreterek hiç bir şey gelmiyorsa elimizden zorda olsa umudu kaybetmeden...
Sadece engelliler mi? İnsanın yaradılışının amacı uzun bir tartışma ve herkes bunu özellikle karamsar olduğu dönemlerde sorgular .Kimi cevabı inançta,kimi bilimde,kimi boşlukta arar ... Bize verilmiş zamanı öfke,isyan,karamsarlıkla da geçirebiliriz ama sonsuz değil ki bedenle yolculuğumuz .Her beden güzelde olsa,zenginde olsa,sağlıklı da olsa zamanı gelince ayrılıyor bu hayattan.Var olan zamanımızı kendimiz ve çevremiz için anlamlı kılmak belki en doğrusu.Okuyarak,bencil olmayarak,üreterek hiç bir şey gelmiyorsa elimizden zorda olsa umudu kaybetmeden...Biliyorum komserim bútün sorularının cevabını ancak ve ancak bir engelli verebilir sen anlıyacak ve bilecek olduysan cünkü insan Allahtır Allah ise insanları secmiştir o ayettinde biz insanları bir araya getirmek ve tanıştırmak icin sizleri sectik buyurmuştur ben burda hic bir celişki bulamıyorum fakat tek sorun ôlümsüzlük yani herşey bir süreye zamana proğramlanmıştır
Însanları sınayanlar yine engellibiridir selamınaleyküm (seninle alay eden kim) veya bunu daha farklıda anlaya bilirsin bir küfür gibi sen bilecek olduysan ,Müslümanlık tüm inananlar icin Allah secmiştir insanlara benin en sevdiğim dindir, hic cücelerin nasıl anlaştıklarını biliyormusun alay konusu bile olmaz onlarda bir engelli biz engelliler hicde azdeyiliz eğer sen bilecek olduysan.
Evet sevmek yada sevmemek, istemek yada istememek kabüllenmek yada kabüllenmemek tek yapmamız gereken sabırlı olmak ve hayatta iyi bir rol yapa bilmek komserim. Dönüş Allah a olacaktır, canın sa olsun ben fenerbahceliyim belkide sen kim bilir Galatasaraylısın tek farkta bu oyun ben taraftarım fanatik taraftar fakat hakemlik seviyem herzaman bana yol gösterir barış saglar yiğidi öldür hakkını yeme umarım bu nebiçim celişki anne demezsin arkadaş yada ben tövbemi geri aldım sen bağışla Tanrım beni nasıl icmeyim.
Însanları sınayanlar yine engellibiridir selamınaleyküm (seninle alay eden kim) veya bunu daha farklıda anlaya bilirsin bir küfür gibi sen bilecek olduysan ,Müslümanlık tüm inananlar icin Allah secmiştir insanlara benin en sevdiğim dindir, hic cücelerin nasıl anlaştıklarını biliyormusun alay konusu bile olmaz onlarda bir engelli biz engelliler hicde azdeyiliz eğer sen bilecek olduysan.
Evet sevmek yada sevmemek, istemek yada istememek kabüllenmek yada kabüllenmemek tek yapmamız gereken sabırlı olmak ve hayatta iyi bir rol yapa bilmek komserim. Dönüş Allah a olacaktır, canın sa olsun ben fenerbahceliyim belkide sen kim bilir Galatasaraylısın tek farkta bu oyun ben taraftarım fanatik taraftar fakat hakemlik seviyem herzaman bana yol gösterir barış saglar yiğidi öldür hakkını yeme umarım bu nebiçim celişki anne demezsin arkadaş yada ben tövbemi geri aldım sen bağışla Tanrım beni nasıl icmeyim.
O
oabey
dünya haksızlık ve eşitsizliklerle dolu,
bazen yürüyememek bir eşitsizizlik, bazen konuşamamak, bazen tüm davranışlar ilişkiler sanki bir enerji, ve o enerji sanki heryerde elinizde olmadan aynı kötü sonucu veriyor, işte o değiştiremediğiiz kötü enerji, yada belki bir manken kadar güzel doğmamak,sevgi görememek yada bir manken kadar güzel doğmasına karşın bunu koruyacak maddiyatı olmamak, ve sömürmek isteyenlerin oyuncağı olmak, yada zengin doğmak, yada hem zengin hem de tüm üniversitenin hayali kadar yakışıklı, güzel olmak... bazense kimsesiz olmak... hayatı sorunsuzlaştırabilecek kadar ideallikten, yaşamsal gereksinimleri idame ettirmekte güçlük çıkaracak kadar zorluklara...
eşitsizliklerin sonu yok, engel en temeli, fakat burada bile en ana konular, revaçta olan başlıklar yine ekonomik, öleyse zengin doğmak nasıl bir şans?... ama az yada çok, doğumsal ayrımlar her yerde
tanrı inancı bunu kendi içinde anlamlındırmaya çalışsa da bu daha yüksekten bakabilenlere çok da anlamlı gelemez her zaman
bazen yürüyememek bir eşitsizizlik, bazen konuşamamak, bazen tüm davranışlar ilişkiler sanki bir enerji, ve o enerji sanki heryerde elinizde olmadan aynı kötü sonucu veriyor, işte o değiştiremediğiiz kötü enerji, yada belki bir manken kadar güzel doğmamak,sevgi görememek yada bir manken kadar güzel doğmasına karşın bunu koruyacak maddiyatı olmamak, ve sömürmek isteyenlerin oyuncağı olmak, yada zengin doğmak, yada hem zengin hem de tüm üniversitenin hayali kadar yakışıklı, güzel olmak... bazense kimsesiz olmak... hayatı sorunsuzlaştırabilecek kadar ideallikten, yaşamsal gereksinimleri idame ettirmekte güçlük çıkaracak kadar zorluklara...
eşitsizliklerin sonu yok, engel en temeli, fakat burada bile en ana konular, revaçta olan başlıklar yine ekonomik, öleyse zengin doğmak nasıl bir şans?... ama az yada çok, doğumsal ayrımlar her yerde
tanrı inancı bunu kendi içinde anlamlındırmaya çalışsa da bu daha yüksekten bakabilenlere çok da anlamlı gelemez her zaman
Merhabalar engellüyüz saat te bakıp yazıyım mı yazmıyım mı endişe icin deyim, sonradan yazmak eylemi daha fazla ağır olacakki yazdım birkere ne olursa olsun esrarkadeşler, bir yerimiz tutsak zaten esir düşmüşüz şu zalim dünyada.
Ben sonradan engelli biriyim bu 7 senem olacak zor dostum zor gülerken ağlamak, bir tek beni yaşadığım iyi günler, anılar ayakta tutuyor sevmek ôyle zorki onu gram gram kullanıyorum bir gün bitecek diye korkuyorum, cok üzülüyorum ülkemin nufusunun yüzde 30 yúzde 40 sonradan engelli nedirbu tutsaklık nedir bu esaret günden güne cığ gibi büyüyor bize verilen bu yalan Dünyanın capı hani derlerya kendi capında takılıyor bende ôyle oldum,
Hic birşey zoruma gitmiyor da, biz kötü olmasaydık siz iyi olamazdīnīz, diyorlarya bazı gereksiz kişiler yinede Allah sabır versin dertli kullarına kahrolsun şu icimdeki insan sevgisine, bunları şunun için yazıyorum bir engelli icin ôzellikle sonradan engelli olmuş yada ôzürdilerim engelli adayı her kimse Allah aşkına neydi oyunumuz diyeceğim senidemi indirdiler ey aklıselim. yüce insan.
Ben insan haklarından cok yaşam icindeki kurallara daha cok değer veririm kimsenin hakkı kimseye yar olmaz der onu savunurum, sezarın hakkını sezara vermek gerekir mantığındayım kısacası ayın var aynı mal. Saliverdiyse consuya, hastala vista amigo, avatra servis môse döve.
Malisef madolyonun bir yüzüdaha var oda yazı, Tura gitti kaybettim oyunda, bahtım acık olur inşallah, Konuyu cok saptırdım nasılsa annamaz, Tanrı ve insan biz neyiz himen, ottomos, transportur,mafya vikipedi yunanlıların Tanrısı büyük Ra Afheristo hemen ben kimim ottomos evet çok tanrılı dinlerde bu tanrılar anlatılı, bizdeki dede korkut masallarındakilere benzer bizdede Allahın doksan dokuz ismi bildirilir bir ismidaha var Allahım YARABBIM nasılsa annamaz dakikalar senin saniyeler bizim olsun.
Evet onun icin asla insan haklarını istemem toplumsal kurallar hepimizin dergahıdır onlar a şık kımızdır, b şık kıda haklarımız kendisinde delili olmuyan Burhan hak sahipleri eninde sonunda hakkına kavuşur, ama şansla ama kurayla ama piyango ile ama kimse bana Devlet kanunuyla demesin insanları halkı 6 bôlen bir yaklaşım kaynakcı üc cocuğa eyvallah Emekliye, kaynak olacakki, sen yapmasını bilmiyorsan biz yinede satarız nasılsa alıcısı var Allahım
Ben sonradan engelli biriyim bu 7 senem olacak zor dostum zor gülerken ağlamak, bir tek beni yaşadığım iyi günler, anılar ayakta tutuyor sevmek ôyle zorki onu gram gram kullanıyorum bir gün bitecek diye korkuyorum, cok üzülüyorum ülkemin nufusunun yüzde 30 yúzde 40 sonradan engelli nedirbu tutsaklık nedir bu esaret günden güne cığ gibi büyüyor bize verilen bu yalan Dünyanın capı hani derlerya kendi capında takılıyor bende ôyle oldum,
Hic birşey zoruma gitmiyor da, biz kötü olmasaydık siz iyi olamazdīnīz, diyorlarya bazı gereksiz kişiler yinede Allah sabır versin dertli kullarına kahrolsun şu icimdeki insan sevgisine, bunları şunun için yazıyorum bir engelli icin ôzellikle sonradan engelli olmuş yada ôzürdilerim engelli adayı her kimse Allah aşkına neydi oyunumuz diyeceğim senidemi indirdiler ey aklıselim. yüce insan.
Ben insan haklarından cok yaşam icindeki kurallara daha cok değer veririm kimsenin hakkı kimseye yar olmaz der onu savunurum, sezarın hakkını sezara vermek gerekir mantığındayım kısacası ayın var aynı mal. Saliverdiyse consuya, hastala vista amigo, avatra servis môse döve.
Malisef madolyonun bir yüzüdaha var oda yazı, Tura gitti kaybettim oyunda, bahtım acık olur inşallah, Konuyu cok saptırdım nasılsa annamaz, Tanrı ve insan biz neyiz himen, ottomos, transportur,mafya vikipedi yunanlıların Tanrısı büyük Ra Afheristo hemen ben kimim ottomos evet çok tanrılı dinlerde bu tanrılar anlatılı, bizdeki dede korkut masallarındakilere benzer bizdede Allahın doksan dokuz ismi bildirilir bir ismidaha var Allahım YARABBIM nasılsa annamaz dakikalar senin saniyeler bizim olsun.
Evet onun icin asla insan haklarını istemem toplumsal kurallar hepimizin dergahıdır onlar a şık kımızdır, b şık kıda haklarımız kendisinde delili olmuyan Burhan hak sahipleri eninde sonunda hakkına kavuşur, ama şansla ama kurayla ama piyango ile ama kimse bana Devlet kanunuyla demesin insanları halkı 6 bôlen bir yaklaşım kaynakcı üc cocuğa eyvallah Emekliye, kaynak olacakki, sen yapmasını bilmiyorsan biz yinede satarız nasılsa alıcısı var Allahım
Babamı hastalandı diye bakmamak için bırakıp gidip bide daha sağda solda reklam yapmaya iyi gozukmeye çalışan, bide utanmadan "iyi olursa gelirim" diyen ANNEm ve sevgili ailesi için , tam 2 buçuk seneye yakındır ilahi adaleti bekliyorm. Rabbim kusura bakmasın ama geleceğini de hiç ama hiç sanmıyorum . Bizim hesap obur dünyaya kaldı
insan biraj düşünmeye başladığı zaman uykudanda oluyor boşver he de geç yoksa bana görede bu bir sınav ise şartlar niye eşit değil ve 6 aylıkken ölenler 6 yaşında tecavüze uğrayanlar hadi bu öldürenin tecavüz edenin sınavı tamamda aklı bile gelmemiş çocukların nasıl bir sınavı olabilir.
Herkesin sınavını ve o sınavı geçmesi durumunda alacağı sevabı Allah bilir. Herkes eşit şart ve seviyelerde olsa sınavın ne önemi olacak. Allah ın kulu denemesi nin ne önemi olacak !
Ateist arkadaşlar varsa, hakikati görmelerine yardımcı olabilirim. Öncelikle bi allah var mı? yada yok mu? bunu öğrenmek için kainat kitabını gezelim. Bakın bilimsel konuşucam. Allah yoksa şu dağları kim yarattı demicem dünyada ki en küçük yapı parçacığı atomlardır. Gözle gördüğünüz veya göremediğiniz herşey atomlardan oluşur. Ve Bilim, bu atomların canı yok fikri yok şuuru yok diyo. Peki şuuru olmayan, fikri olmayan ve hayat sahibi olmayan bi atom, nasıl insan gibi mükemmel bi varlığı oluşturabilir? Demek ki o atomlara emir veren onları sonsuz kudretiyle yönlendiren ve durmadan tüm kainatın ihtiyacını karşılayan bi zat var. Bi elmayı düşünelim, oluşması için yağmura, toprağa, ağaca, güneşin kendini sabit tutmasına ihtiyaç vardır. Görünüşte biz elmayı ağaçtan alırız. Ama ağaçta o elmayı yapabilecek hiç bi şuur kuvvet akıl yoktur. Ağaç, güneşe toprağa ve bulutlara emretmesi lazım ki o elmayı ağaç yaptı diyebilelim. O elma hem senin gözünü hitap ediyo hem kokusu burnuna hitap ediyo hem tadı ağzına hitap ediyo hemde içinde ki vitaminler vucuduna hitap ediyo. Kardeşim ağaç seni tanımaz etmez, o senin neye ihtiyacın olduğunu bilmez, şimdi bana elmayı ağaç yapar demen mantıklı mı sence? demek ki toprağada güneşede bulutlarada ağacada emir veren bi zat var.. işte biz ona allah diyoruz kardeşim. Sadece bi elmayı örnek gösterdim. Dünyada envai çeşit yiyecekleri karıştırmadım. Ve bazı kardeşler isyan etmeye yönelmiş, aman ha sakın kardeşim şeytana uyma. Bakın bende bi engelliyim. Hakikati bilmeden çok isyan ettiğim oldu. Ama hiç bişey çare olmuyo, isyan edince hastalığım geçmedi yani. Aklı karışık kardeşler varsa, mesaj atabilirsiniz elimden geldiğince allahın izniyle yardımcı olurum. Bizim davamız büyüklük taslamak bilmişlik yapmak değil. Aynı cenneti paylaşmak lütfen beni yanlış anlamayın. 60 yıllık dünya için sonsuzu kaybetmeyelim Vesselâm..
dünyada ki en küçük yapı parçacığı atomlardır. Gözle gördüğünüz veya göremediğiniz herşey atomlardan oluşur. Ve Bilim, bu atomların canı yok fikri yok şuuru yok diyo. Peki şuuru olmayan, fikri olmayan ve hayat sahibi olmayan bi atom, nasıl insan gibi mükemmel bi varlığı oluşturabilir? Demek ki o atomlara emir veren onları sonsuz kudretiyle yönlendiren ve durmadan tüm kainatın ihtiyacını karşılayan bi zat var. Bi elmayı düşünelim, oluşması için yağmura, toprağa, ağaca, güneşin kendini sabit tutmasına ihtiyaç vardır. Görünüşte biz elmayı ağaçtan alırız. Ama ağaçta o elmayı yapabilecek hiç bi şuur kuvvet akıl yoktur. Ağaç, güneşe toprağa ve bulutlara emretmesi lazım ki o elmayı ağaç yaptı diyebilelim. O elma hem senin gözünü hitap ediyo hem kokusu burnuna hitap ediyo hem tadı ağzına hitap ediyo hemde içinde ki vitaminler vucuduna hitap ediyo. Kardeşim ağaç seni tanımaz etmez, o senin neye ihtiyacın olduğunu bilmez, şimdi bana elmayı ağaç yapar demen mantıklı mı sence? demek ki toprağada güneşede bulutlarada ağacada emir veren bi zat var.. işte biz ona allah diyoruz kardeşim. Sadece bi elmayı örnek gösterdim. Dünyada envai çeşit yiyecekleri karıştırmadım. Ve bazı kardeşler isyan etmeye yönelmiş, aman ha sakın kardeşim şeytana uyma. Bakın bende bi engelliyim. Hakikati bilmeden çok isyan ettiğim oldu. Ama hiç bişey çare olmuyo, isyan edince hastalığım geçmedi yani. Aklı karışık kardeşler varsa, mesaj atabilirsiniz elimden geldiğince allahın izniyle yardımcı olurum. Bizim davamız büyüklük taslamak bilmişlik yapmak değil. Aynı cenneti paylaşmak lütfen beni yanlış anlamayın. 60 yıllık dünya için sonsuzu kaybetmeyelim Vesselâm..Smilemisty arkadaşım,
Bir şeylere inanman da, bunları savunman da güzel... Ama anlattıklarında zerre kadar bilimsellik yok, belirtmek istedim.
"nedensellik" denilen bir şey var. Senin bahsettiğin "elma hikayesi" dinsel nedensellik denilen olgudur. Ama bu yaklaşım evrendeki her şeyi açıklamaz!
Öncelikle elmanın varoluş nedeni insana elma olarak hizmet etmek değildir. Elmanın var oluş nedeni elma ağacının soyunu devam ettirmesidir. Meyvesi olan bir ağacın meyvesini hayvanlar yer, çekirdeklerini çeşitli yerlere dağıtır, böylelikle çoğalma, üreme şansı olur. Diğer taraftan, bir ağacın elma yapması için şuurunun veya bir başka ilahi kudretin emrine gereksinimi de yoktur. Sadece çişitli yöntemlerle soyunu sürdürme becerisine sahip canlılar/bitkiler/ağaçlar hayatta kalır, geri kalanlar yok olur. Eğer elma ağacı, elma gibi bir meyveye sahip olmasaydı zaten elma ağacı neslini sürdüremezdi ve bugün elma diye bir meyve de olmazdı.
Ayrıca, bazı tarifleriniz de eksik. Dünyadaki en küçük yapı parçacığı atom değildir. Atomdan küçük elektron, nötron, proton, foton, nötrino gibi parçacıklar vardır. Hatta bu parçacıkları da oluşturan kuark adı verilen daha küçük parçacıklar vardır. Bu parçacıkların şuuru olup olmadığını kimse bilemez, bilim de öyle bir iddia da bulunmaz. Ama bu parçacıkların hangi koşullarda, ne şekilde davranacağı bellidir. Buna da bilimsel nedensellik denir.
İlahi bir kudret öyle emrettiği için atomlar, parçacıklar böyle davranıyor ve elmayı oluşturuyor demenin bilimsel bir tarafı yoktur. Bilim, hangi koşullarda neyin, nasıl, nelere yol açtığını söyler. Kaldı ki insan da hiç mükemmel bir yaratık değildir. Hırsızlık, yalancılık, ihtiras, canilik vs. gibi pek çok psikolojik kusurun yanı sıra bedensel olarak da pek çok eksiklik ve zaafa sahiptir. Bu yüzden hasta olur, sakat kalır veya ölürüz. Siz buna ister ilahi takdir deyin, ister başka bir isim verin ama mükemmel olsaydık bahsettiğim bu meselelerin hiç birini dile getirmeye gerek olmazdı.
Bir şeylere inanman da, bunları savunman da güzel...
Ama anlattıklarında zerre kadar bilimsellik yok, belirtmek istedim. "nedensellik" denilen bir şey var. Senin bahsettiğin "elma hikayesi" dinsel nedensellik denilen olgudur. Ama bu yaklaşım evrendeki her şeyi açıklamaz!
Öncelikle elmanın varoluş nedeni insana elma olarak hizmet etmek değildir. Elmanın var oluş nedeni elma ağacının soyunu devam ettirmesidir. Meyvesi olan bir ağacın meyvesini hayvanlar yer, çekirdeklerini çeşitli yerlere dağıtır, böylelikle çoğalma, üreme şansı olur. Diğer taraftan, bir ağacın elma yapması için şuurunun veya bir başka ilahi kudretin emrine gereksinimi de yoktur. Sadece çişitli yöntemlerle soyunu sürdürme becerisine sahip canlılar/bitkiler/ağaçlar hayatta kalır, geri kalanlar yok olur. Eğer elma ağacı, elma gibi bir meyveye sahip olmasaydı zaten elma ağacı neslini sürdüremezdi ve bugün elma diye bir meyve de olmazdı.
Ayrıca, bazı tarifleriniz de eksik. Dünyadaki en küçük yapı parçacığı atom değildir. Atomdan küçük elektron, nötron, proton, foton, nötrino gibi parçacıklar vardır. Hatta bu parçacıkları da oluşturan kuark adı verilen daha küçük parçacıklar vardır. Bu parçacıkların şuuru olup olmadığını kimse bilemez, bilim de öyle bir iddia da bulunmaz. Ama bu parçacıkların hangi koşullarda, ne şekilde davranacağı bellidir. Buna da bilimsel nedensellik denir.
İlahi bir kudret öyle emrettiği için atomlar, parçacıklar böyle davranıyor ve elmayı oluşturuyor demenin bilimsel bir tarafı yoktur. Bilim, hangi koşullarda neyin, nasıl, nelere yol açtığını söyler. Kaldı ki insan da hiç mükemmel bir yaratık değildir. Hırsızlık, yalancılık, ihtiras, canilik vs. gibi pek çok psikolojik kusurun yanı sıra bedensel olarak da pek çok eksiklik ve zaafa sahiptir. Bu yüzden hasta olur, sakat kalır veya ölürüz. Siz buna ister ilahi takdir deyin, ister başka bir isim verin ama mükemmel olsaydık bahsettiğim bu meselelerin hiç birini dile getirmeye gerek olmazdı.
Tabiattaki olayların varlığı; etrafımızda, kâinatta olayların olması kaçınılmazdır. Bu olayların ilki, eşyaların yaratılması olayıdır. Ağaçlar, taşlar, insanlar, yeryüzü, gökyüzü, denizler ve ırmaklar gibi, kâinattaki her şey yaratılmıştır.
Bu ve bundan başka daha pek çok olaylar vardır, peki bu olayları yaratan ve onları idâre eden kimdir? diye sorulacak olursa buna şu şekillerde cevap verilebilir:
Bu eşyalar, böyle tesâdüfen ve hiçbir sebep olmadan bulunmuştur.Buna göre kâinattaki bu şeylerin nasıl meydana geldiğini hiç kimse bilemez. Bu bir ihtimaldir.
Başka bir ihtimal ise, bu eşyaların kendi kendilerini var etmiş (yaratmış) olması ve kendi işlerini kendilerinin idâre etmesidir.
Üçüncü ihtimal ise, bütün bu eşyaların, yoktan var eden bir var edicisi ve yaratan bir yaratıcısının olmasıdır.Bu üç ihtimali düşündüğümüzde, birinci ve ikinci ihtimalin imkânsız olduğu ortaya çıkacaktır. Birinci ve ikinci ihtimal mümkün olmadığına göre, üçüncü ihtimalin apaçık doğru ve gerçek olduğu kaçınılmaz olur. Bu ise, bütün eşyaların bir yaratıcısının olduğu, O'nun da Allah Teâlâ olduğu apaçık ortaya çıkar. Gerçekten sadece bu dünya için yaratıldığını mı düşünüyosun? Inşallah geç olmadan hakikati görürsün kardeşim. Said Nursi okumanı tavsiye ederim, okuyupta iman etmeyen bi insan tanımadım. Ve bilimsel konuşuyosun sanırım bi merakın yada bilimle ilgileniyosun. Tarihte ki b bilim adamlarının %90'ı bi yaratıcının varlığına inanmıştır. Çünkü insan acİz ve çaresiz bi varlıktır. Hiç bi insanın yaratma gücü yoktur inşa gücü vardır. Koluna konunca o tiksindiğin sineği, üst düzey teknoloji yaratamamıştır, yaratamaz..
Bu ve bundan başka daha pek çok olaylar vardır, peki bu olayları yaratan ve onları idâre eden kimdir? diye sorulacak olursa buna şu şekillerde cevap verilebilir:
Bu eşyalar, böyle tesâdüfen ve hiçbir sebep olmadan bulunmuştur.Buna göre kâinattaki bu şeylerin nasıl meydana geldiğini hiç kimse bilemez. Bu bir ihtimaldir.
Başka bir ihtimal ise, bu eşyaların kendi kendilerini var etmiş (yaratmış) olması ve kendi işlerini kendilerinin idâre etmesidir.
Üçüncü ihtimal ise, bütün bu eşyaların, yoktan var eden bir var edicisi ve yaratan bir yaratıcısının olmasıdır.Bu üç ihtimali düşündüğümüzde, birinci ve ikinci ihtimalin imkânsız olduğu ortaya çıkacaktır. Birinci ve ikinci ihtimal mümkün olmadığına göre, üçüncü ihtimalin apaçık doğru ve gerçek olduğu kaçınılmaz olur. Bu ise, bütün eşyaların bir yaratıcısının olduğu, O'nun da Allah Teâlâ olduğu apaçık ortaya çıkar. Gerçekten sadece bu dünya için yaratıldığını mı düşünüyosun? Inşallah geç olmadan hakikati görürsün kardeşim. Said Nursi okumanı tavsiye ederim, okuyupta iman etmeyen bi insan tanımadım. Ve bilimsel konuşuyosun sanırım bi merakın yada bilimle ilgileniyosun. Tarihte ki b bilim adamlarının %90'ı bi yaratıcının varlığına inanmıştır. Çünkü insan acİz ve çaresiz bi varlıktır. Hiç bi insanın yaratma gücü yoktur inşa gücü vardır. Koluna konunca o tiksindiğin sineği, üst düzey teknoloji yaratamamıştır, yaratamaz..
Arkadaşlar konu derin olsada madem akademik bakış isteniyor C aner hocamı dinleyin.
https://www.youtube.com/watch?v=URpcqdPxtOo
Ayrıca olmaz diye bişey yoktur maneviyat bu durumu engellemiştir ki şahsım adına cennet nirvana fakat düşününce neden cennettede hile oldu şeytan denen varlık Allahın yapma denilenin yapılması hatta kovulma nasıl nere ne güvenceye dayanarak gidilecek.
En akılcı tavır Allah vardır, sorun bizdedir. Sebeb sonuç denmiş illaki bizlerinde bir sebebi vardır. evren var evren varsa sıradan bir durum değil illaki evrenin oluşuna sebeb var, mantığımızın algılayamadıklarını yok sayamayız.
https://www.youtube.com/watch?v=URpcqdPxtOo
Ayrıca olmaz diye bişey yoktur maneviyat bu durumu engellemiştir ki şahsım adına cennet nirvana fakat düşününce neden cennettede hile oldu şeytan denen varlık Allahın yapma denilenin yapılması hatta kovulma nasıl nere ne güvenceye dayanarak gidilecek.
En akılcı tavır Allah vardır, sorun bizdedir. Sebeb sonuç denmiş illaki bizlerinde bir sebebi vardır. evren var evren varsa sıradan bir durum değil illaki evrenin oluşuna sebeb var, mantığımızın algılayamadıklarını yok sayamayız.
