uzun bir paylaşım ara ara tartışmaya dönüşmüş. Bu akıp giden hayattır. Ve bir hikaye yaşanmışlığınında şahidi olunan , ve kelime olan bir mektup.
Belki alakasız belki hepten alakalı.
Bazı bölümlerini çıkarıp paylaşıyorum..
_________
Anneler gününde bir mektup..
Yine anneler günü. Bir yıl ne çabuk geçti. ..mi ?
Bu günkü yazım size olsa bu yıl annelik sevüvenimiz hakkında çok konuştuk , Ü,,,,, ün okulunda ki annelerle birlikte. . Arkadaş çevrem onlardı bu sene.
Bugün bu anne onları yazsın.
Ben bir dönem kendi hayatımı yaşamadım diyerek başlasam mı ? Bana dayatıldığını düşündüğüm , böyle yaşarsam iyi olacağımı zannettikleri hayata adım attığı günleri hatırlayıp anlatsam mı ?.
Anlamsızlık ve boşluk hakim oldu hayatımın o bölümünde..
Sıkıntı duygum yaygınlaşmayıpta ne yapacaktı ya.
Hayallerim vardı, oysa beklentilerim . Gençlik işte.
Bana dayatıldığını düşündüğüm bu hayattan çıkmanın yollarını ararken yirmili yaşların başlarında Ü...le kapana kısıldım. Hissettiğim duygu bu tam da işte. Kader hükmünü vermişken benim hissettiğim duyguya da bak. Anne olarak tüm üstüme düşen görevleri yerine getirmek. Yapmam gereken çok şey vardı ..
Eksik yaparsam bana geriye suçluluk duygusu kalırdı. İsteyip istemediğimi sorgulamadım , ben yoktu ki. Yoktum. Varlığımı hiç düşünmedim. Yanlışımız bu anneler olarak bizim.
Sağlıklı çocuğu sevmek çok kolay . .Ü...yü kucaklamaktan , öpmekten tat alamadım dersem..Bunu fark ettiğimide düşünün bir de. Fark etmeyene bir sorun yok ki. Fark etmesem daha mı iyiydi.
İnsanın bunu kendine itiraf edememesi.. İnsanın sevdiğini hissedebilmesi , fark edebilmesi nadiren acı yönleri olsa da çoğunlukla iç ısıtan harika bir şeey. Sevmek ve fark etmek çok güzel şey..
E... i seviyordum ama Ü.. ü. yapmam gerekenleri yapıyordum, bana öğretilen görevlerimi..
Ama ya sevgi. hissedemediğim. Hissedememek içinde ki sevgiyi. Bitiren bir eksiklik bu.
...
Bir anne , baba , kardeş ..ya da biri çıksın. Duyguların normal desin istiyordum. kendime vakit ayıramıyordum ki, gece gündüz , insan kendiyle kalamayınca , bu kadar yorgunken içinde bir sevgiyi, nasıl yeşertebilirdin ki. Ve nasıl hissetsin ki.
İnsanlar çok hızlı yaşıyorlar ya şimdi bu devirde, sevgileri çabucak tüketiyorlar o nedenle. Bende ise tecrübelerim nedeniyle çok kıymetli .
Geriye çekilme imkanım olsaydı o vakit biraz , içimi duyardım , sesleri içerden duyardım.
Yorucu bir hayattı, iş , ev , ü...ün hastalıkları , fiziği, beslenmesi..Çevre faktörü. Felaket tellalı bir kayınvalide...
Zanların , kuruntuların kurgulandığı bir çevrede gerçekler bazen çok yoruyor .benim kırsalım böyleydi. Sevenlerim vardı , sevdiklerim de vardı , ama benim gibi onlarda bilmiyorlardı. benle öğreneceklerdi. Öğretecektim. Siz de öğrenir misiniz , anneniz bazen bir yakınınız , ya da herhangi biri işte. Ama genellemeye gitme yanlışlığına kapılıyorsunuz ya da doktorlAR özellikle , tek tek her yüreğe ayrı ayrı dokunur sevinç ya da hüzün, , ya da başka türlü sevdiğimize inanırız ya herbirimiz. sanatla iç içe geçmiş bir işimiz olsaydı gönül vermenin eşitliğinin mümkünü olmadığını kendimiz şahidi olurduk. Bir resim yapardınız ya da bir mimari eser mesela ve her bakıştan farklı tepki ya da eleştiri ve de farklı bir algının geri dönüşünü görürdünüz. Tüm bakışların sizin istediğiniz algıda olmadığını görmek , böyle bir çeşitlilik ve böyle bir zenginlik barındırıyor dünya. Cüzi irade. Allah öyle istemiş çünkü. Böyle bir güzellik taşıyor şu dünya. Allah ın sanatı her yerde cümbüşte.
Ben kaldığım yerden devam edeyim , yorgunluğumdan .Bunca yorgunken çocuğumu nasıl sevmediğim hükmüne kapılmıştım , yaptıklarımı birinin takdir etmesi, gözüme sokması gerekiyordu. Biraz dur, nefes al demesi gerekiyordu , dinlenmeye ihtiyacım vardı.
Ama hayatımda o insan yoktu , olmadı.
Sevdiğimi hissedemedikçe suçluluk hissediyordum , kendime karşı çok kıyıcıydım. kendime çok hoyrattım.
Eksrta dışardan bana kimsenin kızmasına , eleştirmesine gerek yoktu , ben kendimi öldürüyordum.
yaşamıyordum ki .
hep en iyisini yapmaya proğramlı yetişmiştim ben.
iyi bir anne nasıl olur , ne beklenir ondan. Yaptığım bu öğretiinin peşinde gitme değil miydi ? . .
Müşfik , sevecen , ve beni bağrına basacak birine muhtaçtım .beni cezalandıran değil , beni teselli edecek , beklentisiz sevecek , teşvik edecek , cesaretlendirecek .
----
..
Güç , kuvvet ve çare Allah ta diyen bir iç ses vardı , ama ben Rabbe de küsmüşmüydüm.
Altı yıl dua etmedim açmadım ellerimi göğe. namazı bitirip kaçtım seccadeden. Konuşmadan beni anlayacağını ve kızmayacağını ve kırılmayacağını biliyordum. İkimizin arasında sessiz bir sesleniş . Nazlanış belki. O Allah tı, yaratandı , beni yaratmıştı bu varlığıma değer vermesi demek değilmiydi. Yarat mayabilirdi. Beni sevecek bağrına her daim basacak O ndan başka kim vardı. elle tutulur bir varlık arıyordum ama. Görmek istiyordum . Yanımda istiyordum. Görmediğini sevmenin üstüne kurguluydu bu dünya.
Allah ı görmeden seviyordum.
Peygamberi görmeden seviyorum.
Cenneti, melekleri...
Ama birini istiyorum. Aslında kaderi hükmedenin acımı dindirmesini istiyorum. Var. O var. İnanıyorum ama dayanamıyorum. Vermişti de bu kaderi sebebi neydi , bir güzellik vardı, ama neden göremiyordum. Beklemek ne zordu. Sabır ve inanmak. Sabır..Hikmet..İlla hikmet. Ya ne zaman görecektim. İçimde volkanlar patlıyordu , O ndan başka kim biliyordu
iyi ki inanıyordum. iyi ki dua etmesemde her daim gözetlediğine inanıyordum ya, şükür. Elimden düşecekken tutacağına inancım tamdı. ben kuldum O vardı . O varsa kaybetmezdim . İnanıyorsam kaybetmezdim. .
Mükemmelliğin üstüne kurgulanıp yaşatılan bir hayattan kaçıyordum. artık kaçıyordum. . .
Ne çok eksiktim.
Eksiğim.
Değişen benim . Farkındalıklarımız artıı. Bu çok şey.Kendimizdeki değişiklikleri fark etmek şükür değil de nedir. Güllerin açtığını fark etmek , kalbimizden geçen duyguları fark etmek . fark etme duygusu ve idrak için şükür. Büyük bir nimet gibi geliyor bana ne bileyim. Bizi Ü.. varlığıyla , sevgisiyle hayatımıza kattıklarıyla değiştirdi . Öğretmenimizdir
Bazen mutsuzum , bazen mutluyum, bazen içim içime sığmıyor , taşıyor akıyor.. İnsanlar fırsat bulamıyorken herbiri kalbimden geçiş yapıyor . Bazen de bazı şeyler kurcalıyor beni üzülüyorum. .
Eskiden cennetlik insanlar kimlerdir acaba , neye benzerler diye bakardım insanlara , incelerdim, iyi , kötü..Şu mu , bu mu. Ben , siz , o ...Hangi insan cennetlik acaba ?
Şimdi biliyorum . O gerçek bir insan. Tüm insani vasıfları taşıyan . Kimseyi kırmayan, neşe saçan ve gönülden Rabbine inanan. Bu görünmezlikte bu yoklukta benden daha çok kuldu . Şanslıyım . O nu tanıdım. Şanlıydım o beklediğim insanı Allah bana vermişti. Göremediğimi görüyorum artık. Şükür..Çok çok şükür. Onunla daha çok vakit geçirmek isteğindeyim. Yapmacık tavırlardan , içtenlikten uzak davranışlardan , sahte tebessümlerden kaçmak ve hayallerimin yalınlığında kalbimdekilere yakınlaşmak.Böyle bir projem var , onu gerçekleştirme çabamın bir göstergesi şu yazı..kelimelerle devam edersem..
.....
.....
Bu dünyaya ait olmadığımızın da idrağine vardım şimdi. Geçici bir dünyada beklentilerim olsa ne olur , olmasa sevinmesem , üzülsem ne eksik kalır. . İnsan olmak ve idrak etmek insanlığının.....Şükründeyim
Doğduğu andan itibaren onu sevdim ama kendimi yaşamadığım için fark edemedim. Çok emek verdim ve karşılığını alıyorum , dünyayı kurtarmış kadar kendimi işe yaramış hissediyorum. Nasıl sevilmek istiyorsam biri tarafından o tüm boşlukları dolduruyor , öyle kuşattı ki hayatımı .
iyileştirdi beni. başka çok faktörler olsada iyileşmem de ve bende emeği en büyük.
.............İnsanlar çok üzüyor bazen. Hatıralar acımasız oluyor o nedenle bazen. Yaşanmışlıkların verdiği keder..Vefasızlık mı bunun adı , kabalık mı ya da . Böyle küçük kara lekeler olarak hatıralarımda varlar. hayatın içinde geçip giderken günler , incitiyoruz bilerek ya da bilmezden birilerini . Kimilerini bilerek kimilerini bilmeden gücendirdik ?
Kimlerde nasıl hayal kırıklıkları bırakıyoruz . Kederli hatıralarımın kapağını birilerinin yüzünüze vurmak için kaldırmıyorum sadece hayatımızda duyarlı insanların çok olmasını isterdim . .
Bu hatıralar üzüyor sadece zaman zaman beni. Zaman zaman çok üzülüyorum. Başkaları için önemi olmasa da inanıyorum ki Rab için var. O duyuyor nasılsa . Eksikliklerin tamamlanacağı bir dünya . Burası da değildir..
Sevmeyi öğrendim Ü...den ,affetmeyi , hoşgörmeyi , beklemeyi , umudu , mücadeleyi
O benim yaralarımı sarmak için doğmuş en ihtiyacım olan zamanda tüm eksikliklerimi eksiklikleriyle tamamladı.
Hayat eksiklikler getirsin bu sorun değilmiş , her şey insanın içindeymiş. İçimde.....
Her zaman mutlu olmak zorunda değiliz hem değil mi. Muhteşem olmak gibi bir derdim yok.
Olmayacağım.
Muhteşem bir anne değilim doğrusu, ama iyi bir anneyim ve ona anne olmak değerli kılıyor hayatta ki varlığımı.
Şükür bu idraği verene.
Ona layık olmaya çabalıyorum.
Tek bunun için yaratmış olsan beni Rabbim teşekkür ederim sana. Varlığım anlam kazandı.
Bugün anneler günü bende öğretmenimden bahsettim . Şurayı kazandı , şunu başardı diye övünebileceğim , başarılarıyla gurur duyacağım bir kız olmayacak o. Her şeyin 'piyasa ' haline getirildiği bu günde pazarlanabilecek bir insan sayılmıyor ya. Kariyer yapamıyacak , aile kuramayacak , çevresine bir faydası dokunamayacak , zevki şu , kişiliği bu , karakteri , toplum içinde kimliği.......uzmanların, danışmanların , piyasa tacirlerinin uğraşmayacağı var saymadığı biri. Düşünsenize hangi çocuğunuz için bunlardan mahrum kalacak olsanız daha az canınız yanar. Oysa ne kadar gurur duyuyor ve övünüyorsunuz değil mi ?
Sanırım benim gibi anneler toplumsal bu içeriğin ağırlığını ve de gönlümde bıraktığı yükü anlardı .