2015 Yılında açılan davamız sonuçlandı.Tabiki hukuk vatandaşı koruyacak değil ya...! Karar sigorta şirketi lehine tescillendi. Kararı Türk Milletinin vicdanına bırakıyorum
Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkilinin adına kayıtlı 01 AYT 42 plaka sayılı araç, diğer müvekkili ve Aytaç Torik'in annesi olan Züleyha Kara'nın sevk ve idaresindeyken 28/08/2015 tarihinde Kozan ilçesine bağlı Salmanlı mahallesinde aracın geri kaçması neticesinde meydana gelen tek taraflı trafik kazası sonucu ağır hasara uğradığını, kazayla ilgili ceza soruşturması Kozan C.Başsavcılığının 2015/4127 soruşturma ve 2015/2566 karar numaralı dosyası ile yürütüldüğü ve neticede kovuşturma yer olmadığına dair karar verilerek dosyanın kapatıldığını, kaza sonucu ağır hasar gören aracın müvekkilinin engelli olması nedeniyle 22/05/2013 tarihinde ÖTV bedelli mahsup edilerek 33.323,75 TL'ye iktisap edildiğini, kaza tarihi olan 28/05/2015 tarihi itibarıyla müvekkilinin 01 AYT 42 plakalı aracın sigortalı olduğunu, söz konusu kazanın akabinde davalı sigorta şirketine kaza ihbarı yapıldığını, 28/05/2015 tarihinde müvekillerince kaza ihbarı yapılması ve 1222015 sayılı hasar dosyası açılmasına rağmen uzun bir süre sigorta şerketince herhangi bir ödeme yapılmadığı gibi hasar dosyası ile ilgili bilginin de verilmediğini, araçta meydana gelen zararın tespiti için ekspertiz incelemesi neticesinde araçta 26.098,85 TL hasarın tespit edildiğini, araç üzerindeki hasar tutarının rayiç değerine yakın olması ve eksper Sinem Tekin'in sigortalı aracın pert kabul edilmesi yönündeki tespiti nedeniyle ağır hasarlı olarak belirlendiğini,58.850.00 TL rayiç bedelden 25.582.00 TL ÖTV tenzil edilerek 31.270.00 ödeyeceklerini ifade ettiklerini, sigorta şirketinin rayiç değerinden ÖTV tutarını indirirek ödeme yapması hukuka aykırı olduğunu, eldeki davada asıl olan uyuşmazlığın devletin engelli yararına almaktan vazgeçtiğini, ÖTV tutarının somut olayda hukuka ve hakkaniyete aykırı şekilde müvekkiline yansıtılmak istenmesinden kaynaklandığını, ağır ve tam hasar görerek hurdaya ayrılan aracın kasko sözleşmesiyle güvence altına alınmış olan 56.850,00 TL 'lik değerinin müvekkile ödenmesi gerektiğini, tüm bu nedenlerle kaza sonucu ağır hasar görerek hurdaya ayrılan aracın kaza anındaki rayiç değeri olan 56.850,00 TL'nin davalı sigorta şirketine başvuru tarihi olan 22/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsiline, aracın hurdasının davalıya teslimine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle:müvekkilinin şirkete sigortalı 01 AYT 42 plakalı aracın, 28/08/2015 tarihinde tek taraflı kaza sonucu pert olması nedeniyle zararın giderilmesi için müvekkilinin şirkete başvurulduğunu, müvekkili şirket tarafından aracın engelli aracı olması sebebiyle ÖTV tenzili uygulanmak suretiyle ödeme yapılmak istenmesi ve bu talebin davacı tarafından reddedildiğini, aracın ÖTV indirimi ile alınmış olup, aracın anahtar teslim değeri bu rakamın üzerinde olduğunu, davacı tarafın aslında ödemediği ve araç satın alırken ödemeyeceği bir tutarı işbu dava ile müvekkili şirketten talep edip, bu talebin kabulü halinde açıkça sebepsiz zenginleşmeye sebebiyet verilmiş olacağını, ÖTV indirimi yapılmamış haliyle rayiç bedelini alması halinde adeta iki defa indirim hakkı kazanarak sebepsiz zenginleşeceğini, bu nedenle davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Davaya konu talep taraflar arasındaki kasko sözleşmesine dayalı tazminat istemine ilişkindir.
Taraflara duruşma gününü bildirir usulüne uygun tebligat yapılmış ve taraf teşkili sağlanmıştır.
Tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda gerekli araştırmalar yapılmış, Kozan Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2015/4127 Soruşturmasayılı dosyası celp edilmiş, davalı sigorta şirketinden, sözleşme, hasar dosyası, ödeme yapılmadığına dair yazı cevapları alınmış, bilirkişiden rapor alınmış, tüm deliller bir arada değerlendirilmiştir.
Mağdurlar Saliha Yüce, Senem Ulutaş, Mağduru Züleyha Kara olan taksirli Birden Fazla Kişinin Yaralanmasına neden olma suçu olan, Kozan C.Başsavcılığının 15/10/2015 tarih ve 2015/4127 esas, 2015/2566 karar sayılı kararı ile kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar verildiği anlaşılmıştır.
Dosya Makina Yüksek Mühendisi Kadir Aydın ve Sigorta Hukuku Bilirkişisi Sibel Korkmaz tarafından tanzim olunan 02/07/2018 tarihli raporunda özetle; davacı tarafından davalı sigorta şirketinden talep edebileceği kasko sigorta tazminatının 31.267,50 TL olduğunun bildirildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;davacının 01 AYT 42 plaka sayılı aracı araç maliki Aytaç Torik'in engelli olması nedeniyle özel tüketim vergisi kanunun 7. Maddesinde istisnadan faydalanarak 22/05/2013tarihinde ÖTV bedeli mahsup edilerek satın aldığı, 28/08/2015 tarihinde söz konusu araç ile tek taraflı trafik kazasının yapıldığı, aracın davalı sigorta şirketi tarafından 22/05/2015 -22/05/2016 tarihleri arası için kasko poliçesi ile sigortalandığı, kaza neticesinde 22/11/2015 tarihinde sigorta şirketine davacı tarafından başvuruda bulunulduğu, sigorta şirketi tarafından söz konusu sigortalı aracın engelli aracı olması sebebiyle ÖTV tutarının tenzil edilmek suretiyle ödeme yapılabileceğinin bildirildiği, davacının aracın ÖTV tenzil edilmeden toplam tutarını tazminat olarak mahkememiz dosyası ile talep ettiği görülmüştür.
Araç üzerinde yapılan inceleme neticesinde aracın tamiri için gerekli olan parça ve işçilik bedellerinin aracın piyasa raiç değerinin %60'ını aştığı, bu sebeple tamiri yerine pert edilmesinin daha ekonomik olacağı tespit edilmiştir.Aracın kaza tarihi itibarı ile kasko değerinin piyasa raiç değerinde kabul edileceği tespit edilmiştir.Dava dosyasına dava konusu otomobilin trafikten çekme belgesi ibraz edilmiştir. Bu belgeden bu aracın tekrar trafiğe kayıt edilemeyeceği anlaşılmamaktadır. Bu belge ile araç trafiğe çıkamasa da istenildiği zaman gerekli resmi işlemlerden sonra trafiğe tekrar tescil edilebilmesi mümkündür.Ancak dava konusu araca hurda belgesi çıkarılsaydı bu aracın tekrar trafikte kullanımı mümkün olmayacak aracın hasarlı haldeki satışı da daha düşük olacaktır. Somut dosyamızda davacı taraf hurda belgesi ibraz etmemiştir.Bu sebeple bu aracı yeniden trafiğe çıkarması mümkün olacak bu hali ile ÖTV tutarı düşülmeden sigorta tazminatı alması davacı açısından sebepsiz zenginleşmeye sebep olacaktır.
Kaza tarihinde geçerli olan mevzuat gereğince ÖTV indiriminden yararlanılan araç ilk iktisabından sonra kaza sebebiyle hurdaya çıkartıldığı taktirde 5 yılda bir defaya mahsus olmak üzere ilk iktisabının ÖTV den muaf olacağı düzenlenmiştir.Dolayısıyla kazaya karışan aracın trafik kaydının silinip araç hurdaya ayrıldıktan sonra da aynı cinsten aracın 5 yıl içindeki ilk iktisabında muafiyet hakkı devam etmektedir.Bu sebeple davacı ÖTV muafiyetinden yararlanarak aracına hurda belgesi çıkartıp yeniden araç alma imkanına sahiptir. Bu açıklamalar ışığında ÖTV tutarı indirilerek hesaplanan hasar miktarı olan 31.267,50 TL tazminatın davalıdan alınıp davacıya verilmesine, başvuruya rağmen hiç ödeme yapmamış olduğundan başvuru tarihinden 8 gün sonrası olan 01/12/2015 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine ve yargılama giderlerinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Açıklandığı Üzere;
DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE;
Dava konusu hasarlı aracın ÖTV hariç değeri olan 31.267,50 TL tazminatın sigorta şirketine başvuru tarihinden 8 gün sonrası olan 01/12/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
Karar tarihi itibari ile kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen ve alınması gerekli 2.135,88.-TL harçtan peşin alınan 970,86.-TL harcın mahsubu ile bakiye: 1.165,02.-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafça sarf edilen başvurma harcı, tebligat, posta, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1028,05 TL, 1004,36 TL peşin harç olmak üzere toplam 2032,41 TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranı (%55 kabul, %45 red) dikkate alınarak hesap edilen 1117,82 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,bakiye masrafın davacı üzerinde bırakılmasına,
Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar ve karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'ne göre hesap ve takdir edilen 3.752,04.-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden reddedilen miktar ve karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'ne göre hesap ve takdir edilen 3.069,90.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafın yatırmış olduğu gider avansının kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi üzerine Yazı İşleri Müdürü tarafından davacı tarafından bildirilen hesaba elektronik ortamda aktarılmasına, davacı tarafından hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT aracılığıyla adreste ödemeli olarak gönderilmesine,
Dair; gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde Mahkememize ya da Mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer Asliye Hukuk (Ticaret) Mahkemesi'ne verilecek dilekçe ile Adana Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf yasa yolu açık olmak üzere davacı vekilinin huzurunda davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/10/2019
Katip 127845
E-imza
Hakim 194659
E-imza