Kesinlikle sabırlı olmak çok önemli. Ancak bazı bilgileri de paylaşmak gerek. Örneğin, Nakledilen kök hücrenin kanser vs. komplikasyonlara yol açma olasılığından bahsediyorsunuz. Bunu doğru anlamakta fayda var sanıyorum. Açıklanan ve bilinen şöyle; "Eğer hematopoietik denen ve Türkiye'de de ayrıştırılabilen kök hücreler kullanılırsa, bunlar tamamen saf kök hücre içermiyorlarmış, ve başka hücreye dönüşme yeteneği olan tam tanımlanamayan tek çekirdekli (mononukleer) hücreler ileride dokunun içindeyken başka bir hücre gurubuna dönebiliyormuş. Bu da tümör oluşturabilir. (Tümör demek lazım çünkü her tümör KANSER değildir.) Bunun yanında embriyonik hücreler bütün hayatı oluşturmak üzere programlanmış hücreler küçücük doku tamiri ile yetinmeyip tümör oluşturabilir. Ancak güvenilir olan kök hücreler de varmış. Kordon kanı saklanmışsa ne ala (başkasından alınan kordon kanı ile yapmak tehlikeli olabilrimiş). En uygun ve güvenli olan MEZENKİMAL denen ve ayrıştıması çok zor olan hücreler. Bunlarda tümör riskinin olmadığı söyleniyor. (Teorik olarak olması mümkün değilmiş) Yani sanki bir tane kök hücre varmış gibi birisine ait olumsuzlukları hepsi için düşünürsek, gereksiz yere de hayal kırıklığı yaratmış oluruz. Bazı konularda fikir sahibi olmak tehlikeli olabilir, onun yerine bilgi sahibi olmak için uğraşmak gerekir.
Sanıyorum, artık yavaş yavaş bütün dünyadan bilimsel çalışma sonuçları gelecek gibi. Özellikle Türkiye'den çok kısa bir süre sonra bilimsel yayınlar çıkarsa hiç şaşırmayın.