Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Dikkat!!! Tema lisans bilgilerinize erişilemiyor, lütfen www.xenforo.gen.tr yönetimi ile iletişime geçiniz. Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

Tatil Hatırası... 1996. Güzel yıl. Hayatımı değiştiren yıl [O an]

Hakan Yılmz

Yeni Üye
Üyelik
4 Eki 2009
Konular
2
Mesajlar
27
Reaksiyonlar
0
5 eylül 1996 da yani bundan 13 sene önce hayatı değişmiş insan.
evet nereden başlayacağımı bilmiyorum aslında. sitedeki yazıları okudum ve ben de yazmak istedim. ve evet yazıyorum;

1996. güzel yıl. hayatımı değiştiren yıl.
iyi yönüyle... kötü yönüyle... hayat bazen acımasızdır. bazen ise merhametli.. acaba merhamet eden hayat mıdır yoksa acımasız olan biz miyiz?

5 eylül 1996. saat 17 30 civarında silahla sağ kulağımın arkasından 7 65 ile vuruldum. kaza ile olmuş bir olaydı. o zaman 11 yaşında olan ben, ve o zaman 14 yaşında olan arkadasım mehmet ava gitmiştik... yanlışlıkla beni vurmuştu..

okula kaydım yapılmıştı. izmir vali nevzat ayaz lisesi... sınıfım bile belliydi. erzurum'dan izmir'e dönmemize 3 gün vardı... ama işte akacak kan yerinde durmaz misali... durmadı...

o anı hatırlamıyorum. yere yıgılmışım. ondan sonrasını hayal meyal hatırlıyorum. mehmet'in kucagında yatıyorum. başıma sigara paketi ile bastırıyor. yanımızda başka arkadaşlar daha vardı. onlar köye doğru koşuyor mehmet bağırıyor ''annesine hakan vuruldu diyin''

sonra benimle konuşuyor mehmet. korkmuş bir halde ''hakan seni ben vurmadım, ağacların arasından teröristler vurdu. tamam mı? '' sadece hırıltı çıkarabiliyorum. ama dediklerini çok iyi hatırlıyorum.

hastanedeyiz. ameliyat masasına yatırıyorlar. yüzü koyun ceviriyorlar. kollarımı hareket ettiremiyorum. çok fazla darlanıyorum. sanki üzerimde büyük bir baskı var. kendimi geri çevirmek istiyorum. ama olmuyor...

gözlerimi açıyorum, sağımda annem, solumda babam. bana bakıyorlar. ben de onlara... gülüyorum.. gülüyorlar.. zoraki.

izmir'e dönüyoruz. hayatım bir an da değişiyor. anlam veremiyorum çoğu şeye. doktor ''ankara dış kapı hastanesi rehabilitasyon bölümüne yatması gerek'' diyor. söylediğine göre bana iyi gelecekmiş. yaşamayı ögreteceklermiş bana...
gidiyoruz ankara'ya. oda arkadaşım var. 60 yaşlarında falan. kaza geçirmiş. boynundan aşagısı calısmıyor. her saniye sayıklıyor bağırıyor ''ben ölmek istiyorum böyle yaşayamam'' düşünüyorum... ben 11 yaşındayım.. o 60 küsür. 60 sene yaşamış. ben henüz 11 yaşındayım.

bunalıyorum. ben bunaldıkça tansiyonum çıkıyor. tansiyonum çıktıkça ölüyorum... 2 ay hastanede kalıyorum. tansiyonum 20 civarlarında geziyor. doktorlar bu tansiyonun nedenini anlayamıyor. bir psikolog var. annemlere diyor ''çıkarın bu çocuğu buradan, yoksa burada ölecek. psikolojisi bozulmuş'' ilk defa o zaman ögreniyorum bir psikolojimin oldugunu, ve bozulabilecegini.

1 sene hiç kimseyle konuşmuyorum. annem, babam, abim , ablam, kimseyle... sadece yatıyorum. odanın ortasında yatagım. tavana bakıyorum 1 sene.

ben sıcaktan bayıldıgım için denize gidiyoruz. babam bir adamla tanısıyor. belcikalı kendisi. ismi de belki tesadüf, belki kader, belki bana bir şeylerin anlatmak istenilmesi bilmiyorum ama ismi mehmet! belden aşağısı calısmıyor. ama hayatı yaşıyor. babam onunla tanısıyor. karısıyla birlikte bizim cadıra geliyor.

anlatmaya başlıyor. ben dinlemiyorum... o anlatıyor ben offf luyorum. o anlatıyor ben pfff luyorum.. o denize giriyor ve ben bakıyorum. ''lan bu adam nasıl denize giriyor'' aklımda bu var. sonra ögreniyorum arabası da var. yahu diyorum bu adamın ayakları çalısmıyor nasıl araba kullanıyor. oluyormuş megerse...

bu dünyada umutsuzluğa yer yokmuş ... ögreniyorum.

akülü tekerlekli sandalye istiyorum ondan. yaz bitiyor. adam belcika ya dönüyor ben evime. bir gün telefon ''ben hava alanındayım beni gelin alın'' ilk akülü arabam gelmişti. 3 gün eve gelmiyorum... parklarda yatıyorum vs vs.

hayatım değişiyor..

ehliyet alıyorum. hayata sıkı sıkı sarılıyorum. o arada başıma bin türlü olay geliyor. tekerlekli sandelye ile karsıdan karsıya gecerken araba carpıyor. .. sol kalcam cıkıyor.. doktorlar bu cıkığı anlamıyor... hala cıkık o yüzden rahat oturamıyorum..

sonra ayagım kırılıyor. sag dizim.. katlanmıyor. kirecleniyor dizim. ve ben oturamıyorum. o yüzden araba alamıyorum vs vs.

ameliyat olmam lazım.. sol kalcama ve sag dizime protez takılacak. ama türkiye'de zor. mehmet abi hayatımı değiştiren adam. hayatımı değiştiren mehmet isimlerinden 2. si. belcika ya geleceksin benimle diyor..
dinlemiyorum ama ikna ediyorlar. geliyorum...

hastane de tesadüfen böbreklerimin büyüdügü anlasılıyor. ameliyat vs vs. böbrekleri kurtarıyoruz. ama protez ameliyatları var. onları olmam lazım. onun için geldim zaten. ama vücudumda enfeksiyon var. yaralar var. doktor olmaz diyor. onlar gecmeden olmaz diyor. 1 seneyi aşkındır bekliyorum...

hayatımdan memnunum. o kadar şey yaşamış gibi görünüyorum ama tartıya vurduğumuzda, gördüklerimle karşılaştırdığımda belki de bir hiç...

karnım aç ulan diyebiliyorum... ve bu bana yetiyor..
 
hikayeniz gerçekten üzücü ve bir o kadarda tüm bunlara rağmen ayakta kalmanız açısından da onur verici...en güzeli hala nefes alabiliyor olmamız değilmi...Bundan sonraki daha güzel olur umarım sağlık ve ışıkla...
 
çok teşekkür ederim. sizin de dediğiz gibi nefes alabiliyoruz bu yetiyor. :)
aslında bu kadarla sınırlı değil tabi ki.
sadece bazı renklerin tonu değişti o kadar. doğada hala bin türlü renk mevcut, iki renk değişti diye hayatı karartmanın anlamı yok değil mi? :)
 
Hayatımız değişirken bizler de değişiyoruz,elbet...
Hayatınızı anlatan yazıyı okurken çok metanetli gördüm sizi,tebrik ederim...
Hayata tutunabilmişsiniz ya gerisi önemli değil..Hayata anlam katan renkleri siz karıştırıp boyuyorsunuz..İster siyaha boyarsınız her yeri,ister beyaza..Hayata nasıl bakarsanız o rengi görürsünüz,sizin renginiz de umut,umudunuz hep yeşil kalsın:):)
 
Hakan, büyüksün kardeşim. En çok da 3 gün parklarda yatman hoşuma gitti. Helal :)
 
Hakan ben ukala bir adamımdır.. İlla bir şey katacağım böyle güzel yaşanmışlıklara..
Ya soğuk su yada bir parça tuz..Ama bu sefer öyle olmadı..
Okudum yazıyı baştan sona.. Sonra dedim ki bunun herşeyi tamdır..Ve bağırdım inan..
İŞTE BU! İşte bu be kardeşim herkesin anlaması ve bilmesi gereken..
Hoşgeldin..
 
tek kelimeyle harikasın hakan kardeşim..şu yazdıklarınla anlayabilene o kadar cok mesaj lar veriyosunki. sagol kardeşim gözlerinden öpüyorum..
 
hayat, bazen acımasız bazen merhametli sizinde ifade ettiğiniz gibi... küçük büyük mucizeler sunuyor bize henüz bitmedi diye fısıldıyor ansızın. hayatın zorluklarıyla savaş vermiş ve pes etmemeyi öğrenmişsiniz sonunda.

karnım aç ulan diyebiliyorum... ve bu bana yetiyor..

bu çok güçlü bir sözdü. hep böyle güçlü ama çok daha sağlıklı inşallah
 
hecmiş olsun hakan kardeşim

herşeye rahmen yaşamak güzeldir

allah beterinden saklasın
 
çok akıcı yazılmış yaşanmış gerçek hikayenizdi...
hayata tam küsmüşten hayata bağlanmak sıkı sıkıyaaa....bravooo tebrikler olması gerekeni yapmışsınız...hayat devam ediyorrrrrrrrrrrr.....
arkadaşınıza ne oldu çok merak ediyorum...hiç karşılaştınız mı?
bi mehmet hayatı mahvederken bi mehmet hayata bağlıyor...
umarım hayata hiç pes etmessiniz her ne olursa olsun hayat bize sunulmuş bir hediye değerini bilmekse biz insanlara kalıyor ;)
 
sonra ögreniyorum arabası da var. yahu diyorum bu adamın ayakları çalısmıyor nasıl araba kullanıyor. oluyormuş megerse...

Bende bizim sitemize üye olmadan önce tanık olmuştum böyle bir olaya.. :)

Alış veriş ettiğimiz marketin hemen yanında park halinde olan bir araca tek bacağı ampute olan biri bindi bastı gaza gitti ama ben şok olmuştum..Nasıl olur diye ama senin demen gibi Hakan "meğersem oluyormuş":) Bilmemek kötü birşey tabi burada öğrendim olduğunu hatta amputenin ne olduğunu..

Çok şey biliyorum zannederdim hiçbirşey bilmiyormuşum onuda burada öğrendim büyülendim kaldım..:) Hergün yeni birşeyler daha öğreniyorum uzun yıllar merak ettiklerimi burada buldum..

ilk defa o zaman ögreniyorum bir psikolojimin oldugunu, ve bozulabilecegini.

Çok küçük yaşta büyük tecrübeler edinmişsin o tecrübelerin seni yücelttiğini (insanlık değerlerini artırtığını) ve sana çok şeyler kazandırdığını hissettim hayat hikayeni okurken..Samimi ve içtensin..:)

Umarım ömrün boyunca yaşama sevincin hiç eksilmez hoşgeldin...:)
 
çok büyük geçmişler olsun. anlatıığınız hikaye de "direnişinize" hayran kaldım.

teşekkürler..
 
Uzun lafa ne hacet Hakan yaşama gücün ve hayat azmin beni utandırdı. Seni içtenlikte tebrik ediyorum.

Hayat herşeye rağmen devam ediyo; Sende bunlara rağmen ayaktasın ve dimdik duruyorsun. Daha buna ne denir ki ;)
 
hepinize çok teşekkür ederim. güzel yazılarınız ve söylemleriniz beni biraz utandırdı teşekkür ediyorum .:) şems in bir lafı var;

sabretmek öylece olduğun yerde beklemek demek değildir, gerçekten sabretmek bir adım daha ileriye gitmeye çalışmaktır gibi bir şeydi:)

hepinize tekrardan çok teşekkür ederim. hoş buldum..


arkadaşınıza ne oldu çok merak ediyorum...hiç karşılaştınız mı?


şirine ; arkadaşım erzurum da kalıyordu. yani yaz kış orada kalan biriydi o yüzden görüşmedik. sadece 1 kere ben hastanede yatarken köylülerimizin zorlaması ile ailesiyle beni ziyarete gelmişlerdi o kadar. ben izmir e döndükten sonra bir daha görmedim, yahut bir iletişimim olmadı arkadaşımla. ona karşı bir kızgınlığım yok, sonuçta kaza ile olmuş bir şey..

ancak çok zorluk çektim bu silahla vurulma olayı yüzünden. :D bazen diyorum keşke araba kazası olsaydı diye. çünkü insanlara açıklamak bir hayli zor. genelde insanlara ''silahla vuruldum'' dediğiniz zaman 2 adım geri atmaları falan sıkıntı verici :D


çok teşekkür ederim tekrardan efendim güzel yazılarınız için. çok mutlu oldum aranızda olmaktan. hoş buldum efenim :)
 
hoşgeldin. hep bir adım daha ileriye gitmen dileğiyle.. :)
 
teşekkür ederim roaccutane inşalalh hepimiz hep bir adım daha ileriye gidebiliriz :)
tekrardan hoşbuldum . teşekkürler.
 
mrb cok geçmiş olsun paylaştıgın için tşk ederim.aramıza hoşgeldinn
 
Hakan ;o kadar güzel, yalın, ajitasyondan uzak ve içten yazmışsınki bunun üstüne
ne söylenir bilmem. Herşeyden önce başardıkların ve mücadelen için seni tebrik ediyorum.
Umarım enfeksiyondan bir önce kurtulur ameliyatını olursun.
Sonra da;...sırada hangi hayalin varsa gerçekleştirirsin.
 
Bir solukta okudum yazdıklarınızı. Etkilenmemek imkansız. Gücünüz hic eksilmesin. Aramıza hosgeldiniz :)
 
Üst Alt