SAKAT kelimesini neden sevmeyiz?

Sakat ya da sağlıklı,en çok da sağlıklı,insanlarla yaşadığım bir kelime savaşı bu son yıllarda kendi adıma.Bu kelime bende hiçbir olumsuz şey çağrıştırmazken çoğu insan hoşlanmıyor.Ben bu kelimeyi çok doğal,dolaysız,gerçek bir ifade olarak görüyorum.Bu kelimeden rahatsız olunduğu için "özürlü" ile isimlendirildik.sonra tepkiler yağmaya başladı."ne demek,biz özür mü diliyoruz?biz kusurlu muyuz,defolu muyuz?"böyle bir tabir kabul edilemez dedik ve "engelli" demeye karar verildi.bu kavramlar da bizlere sorulmadan çıkarılıp kabullenmemiz bekleniyor.şimdi bu kavramın da tadı kaçmaya başladı sanırımki bazı dernekler adlarını"engelsiz"diye başlatıyor artık ve projeler isimlendirilirken "erişilebilirlik"ifadesi kullanılmaya başlandı.
sakatlığımıza,daha kibarlaştırılmaya çalışılan isimler verilmesi bana samimiyetsizlik gibi geliyor.keşke bu enerjilerini bizlerin sorunlarına harcasalar.
Bizler doğuştan ya da sonradan sakat kaldık.bu bizim elimizde olan birşey değil.bilerek yaptığımız bir hata yada ayıpta değil.yalan söylerken bukadar utanmıyorken insanlar,bunu kabullenemiyor muyuzki bu kelimeden rencide oluyoruz?
en çokta sağlıklı insanların bu kelimeden rencide olması beni sinir ediyor.öyle tepkiler alıyorumki benim gibi engelli bir insana, engelliye nasıl hitap edileceği,şahsıma hışımla öğretilmeye çalışılıyor aslında trajikomik bir durum.normal hayatta bu insanlar engellilerin sorunlarından bihaber yaşarken hatta tv de engelliyle ilgili bir haber çıksa kanal değiştirirken,bir tane engelliye faydası dokunmamışken, hassasiyet budalası kesiliveriyorlar.
Bence şöyle bir bilinçaltı var bu insanlarda;zaten kafasında engellilik,zavallı,acınası,ezik ve utanılası bir durum ve kendisini engelli yerine koyuyor. "Ben öyle olsam ve bana sakat dense rencide olurum"diyor.sonra kuruntulara kapılıp sakat denmesine tahammül edemiyor.
bir radyo programında körler konuşuyordu ve onlar da ,bize görme engelli değil kör denmesini istiyoruz,demişlerdi.belki kör kelimesinin kendini daha iyi anlattığını düşünüyor ve daha gerçekçi buluyordur.
gerçekten engelli kelimesi de beni ifade etmiyor.herşeyi herkes gibi yapıyorsun,hayatın her türlü içindesin.engel nerde?ama sakat dese anlarım.evet kolum sakat mesela. Ne varki bunda?Yaradan böyle yaratmış.sırrına erişmek mümkün mü?O neylerse güzel eylemez mi?Yaradanın yaratış şeklinden niye rencide olayım,ay bana öyle deme böyle de,psikolojilerine gireyim?
-Biz engelliler,ki ben bu kelimeyi hâlâ kendimde anlamsız buluyorum,neden sakat kelimesinden rencide oluruz?
-sakat denildiğinde aklımıza ne geliyor?
-sizce nasıl ifade edilmeliyiz?
-birilerinin mantığına uyan ifadelerle genellenmemizi kabul etmemizin beklenmesi neden bizi rahatsız etmez?

Bence bir isim koymak şart değil, sınıflandırma gerek yok. Fakat sakat kelimesini argoda insanların davranışlarını zekâsını aşağılamak için kullandıkları için olsa gerek insanın kabul edesi gelmiyor

İsimsiz nasıl ifade edeceğiz konuşurken.ilkaki bir sıfat gerekiyor. İnsanlar zamanında engellileri küçümsediği için argoya geçmiş olabilir. Ama eskiden sakat değilde engelli kullanılsaydı argoya o geçecekti.bu seferde engelli kelimesi rencide edecekti

kimsenin bana sakat yada özürlüi demesinden hoşlanmıyorumzaten kelime kendi başına itici kelimelerbirde özürlü ifadesini kullananlar var,oda dahada beter,şükür çevremde bana bu gözle bakan yada hitap eden kişiler yok,olmasınada musade etmem zaten.

Mesela hipertansiyonu olan, diabet olan kronik akciğer hastası (KOAH) meme kanseri, miyop, astım , verem vs. Bunlarda birer hastalık ve böyle hastalıkları olanlara sakat veya engelli demiyor fiziksel gözle görüledilen rahatsız liklarda sakat veya özürlü deniyor. Şahsen ben müsade etmiyorum. Birkaç defa ne oldu da sakatlandın diyenlere sakat sensin dedim. Özür dilediler.

Sakat deyince halkımızı acıma, küçük görme duygusu sarıyor.. Aaa sakatmış yazık deniyor halbuki bu çok rencide edici, yasayla bile değiştirilmesi söylenmiş ama gelin görün ki bir çok derneğin vakfın adı bile bu kelimeyle başlıyor.. Ben artık takılmıyorum bu kelimeye, kendiyle, engeliyle barışık insanda takılmaz sanırım.. zira bana yanlış bir şey yaptığımda - sakatmısın oğlu napıyorsun ? dendiğinde, evet sakatım yürüyemiyorum diyebiliyorum

Sakat ve özürlü gibi kelimeler başka (aşağılayıcı) anlamlardada kullanıldığı için genelde hakaret niteliğinde algılanıyor. Ben şahsen bir engelli olarka engelli kelimesini tercih ederim, çünkü engelli tabirinin hiç bir şekilde hakaret veya rencide etmediğini düşünüyorum.

sorun yok kim ne gozlen bakarsa o gözlen bakarım sallamam yane sizde ole edin carenizde yok başka toplumda...

Takılmamak gerekiyor böyle konulara. Bırakın kim ne şekilde tabir ediyorsa etsin. Hem herkes bir engelli adayı sonuçta. Bunun bilincinde olup karşısındakine ona göre dikkat ederek hitap etmeli. Empati kurmalı diye düşünüyorum. Kulun gönlünün kırıklığını Cenabı Hâk kul affetmedikçe affetmez..

Bence hiçbir tabire gerek yok diyen arkadaşlar rahatsızlığınızın bir tabiri olmadan nasıl ifade edileceksiniz?bana da bu saçma geliyor.
Biri bana engelin ne diye sorduğunda diyorum ki engelim yok hiçbir konuda.kolum doğuştan sakat.
bunu derken ben hiç rahatsız olmuyorum.aklıma kötü bir şey gelmiyor çünkü.doğuştan sakat doğdum ben.tam tersi sonradan sakat kalanlarda sıkıntı var bu konuda bana göre.
Mesela bu kelimeden hoşlanmadığını söyleyenler olmuş ama neden hoşlanmadığını ve kendisinde ne çağrıştırdığını yine açıklamamış kimse
Üye olduğumuz bu sitede de hep bu sevmediğiniz kelime kullanılıyor farkındaysanız
ben sanal ortamda birine engelliyim dediğimde anlamıyor. Neden engellendiğimi soruyor.yasak bişey yaptım ve engellendim sanıyor.her tarafa çekilebilen bir kelime aslinda. Çok dolaylı bir ifade.bana göre de samimiyetsiz...
Ben takmadığım halde sağlıklı vatandaşlar takıyorlar.bıktım açıkcası hassasiyet gösterişi yapan kompleksli insanlardan

Bu arada Lâ Tahzen konuyu görünce aklıma çocukken elimdeki doğuştan olan engelim yüzünden bana sakat diyen amca geldi. 2 saat ağlamıştım çocukluk işte. Aklıma gelince şimdi yüzümde tebessüm oluştu hemen

Herkes benim gibi düşünsün demiyorum. Benim düşüncelerimi bence olarak açıklıyorum zaten. Farklı düşünenlerin neden öyle düşündüğünü soruyorum.
Ayrıca küçükken benlede sakat diye dalga geçenler oldu.üzülmüşümdür mutlaka ama cahil insanlar işte diye gülüp geçmişimdir aynı zamanda
ama engelli diye de dalga geçebilirdi.burda kullandığı kelimenin bir önemi yokki.senin durumunla dalga geçiyor sonuçta.
Bir insan rencide etmek istiyorsa sizi en kibar kelimelerle de rencide edebilir
benim sadece kolum değil başka engelim de var.ayrıntıya girmek istemedim okadar sadece.tekerleklisandalyede de olsam fikrim değişmez.
Sadece herkes gibi bir konu açtım.binlerce üye var bu sitede.fikirlerini paylaşabilirler diye düşünüyorum

Görünüşte bir sakatlığı olmayan ama kafadan sakat öyle insanlar var ki, kendimizi bildikten sonra milletin ağzı torba değil takılmadan gerekir BENCE

özürlüleştirdiklerinizden

Ayaklarıma takılıyor engel kelimesi. Bunca engel varken bu kelime başka engelliyor hayallerimizin hududunu. Yalnızlığın kapı gıcırdatan kalabalığını hissettiren bu duygular, korkutuyor odamın karanlığını.

Evet bu kelime umutsuzluğa uğramamışların dünyamızı kanatan mülteci dışlaması. Bu kelime katil! Bu kelime henüz yeni keşfetmiş Amerika kıtasını. Ve köle ediyor tüm hüzünlerimizi kendine. Bu kelimenin babası var bir de: Özürlü...

Özürlüyüz, engelliyiz sizin bu kelimeleriniz yüzünden. Ya iyileştirin şu kelimeleri ya da engelleyin tüm engelli/özürlü düşüncelerinizi.

Bu kelimeler dudaklarınızı acıtıyor, yüzünüzü ekşitiyor. Kanımızın sahibi kalbimizi eksiltiyor. Bu kelimeler eskidi ama acısı eskimiyor.



İnsanogluinsan....

Kalemine sağlık. ..

kültür fransızca bir kelimedir ve anlamı : toprağa bir tohumun ekilmesi ile büyüyüp gelişip serpiplmesini anlatır . dilimiz kültürümüzdür , sürekli gelişir , serpilir , genişler , meyve verir , çürür , çöpe atılır , yenisi dikilir . dilimize sakat tohumu ekildi büyüdü , gelişti , serpildi , genişledi , ve bazı zararlılar yüzünden farklı meyveler vermeye başladı . ne gibi ? bir konuyu anlamayan kişiye ;'' sakatmısın olum'' başka birine '' sakata gelmeyelim beyler '' daha başkasına ''her işin sakat '' ... uzaaaaaaarrrrrrrr gider . derken artık bu tohumun meyvesi acı vermeye başladı . birileri incindi , birileri incitti , birileri umursamadı , birileride hani bana hani bana dedi ( aslında hani banacılar en tehlikeli parazitlerdir ) sonuçta bu tohumun yerine özürlü tohumunu ekelim dendi çünkü sakat tohumu çürümüş yozlaşmıştı artık . eeeeee sonuç :dilimize özürlü tohumu ekildi büyüdü , gelişti , serpildi , genişledi , ve bazı zararlılar yüzünden farklı meyveler vermeye başladı . ne gibi ? bir konuyu anlamayan kişiye ;'' özürlümüsün olum'' başka birine '' defoya gelmeyelim beyler '' daha başkasına ''her işin özürlü '' ... uzaaaaaaarrrrrrrr gider . derken artık bu tohumun meyvesi acı vermeye başladı . birileri incindi , birileri incitti , birileri umursamadı , birileride hani bana hani bana dedi ( aslında hani banacılar en tehlikeli parazitlerdir ) sonuçta bu tohumun yerine engelli tohumunu ekelim dendi çünkü özürlü tohumu çürümüş yozlaşmıştı artık. SİZ ENGELLİ TOHUMUNDAN NE BEKLİYORSUNUZ ????????????

Teşekkür ederim.

Gökyüzü dilimizi devşirdi. Suya yağmur dedik, buza dolu. Doldu hudutlarımız kavramlaştırdığımız kelimelerle.

Ellerimiz yetim sahiplenir gibi sahiplendi kelimeleri. Sahiplenemediklerimiz de var içlerinde bize sahip olan. Hayallerimizin önüne barikat çeken, anıları sağanak sağanak döken... Asıl dertlerimizin yanında dert değil belki de. Belki de dertlerimizi şımartıyoruzdur bu düşüncelerle.

Enkazlar altında kaldı hayatlarımızın bir kısmı.Kimimiz de o enkazlar altında doğdu. Bilimsel tanımlar tamamlar oldu bizi. Hayatın geri kalanı böyle geçecekti. Buna alışabilirdik. Ya kelimelere? Kelimelerin kanayan yerlerini ne sarabilirdi? Bu kabusu kim hayra yorabilirdi?

Dilimiz değildi devşirilmesi gereken. İnsanların gittikleri dükkanlar, alışveriş merkezleri, okullar, şirketler, hastaneler, lokantalar, şehirler, ülkeler; kısacası dünyaydı devşirilmesi gereken. İnsanın kendisiydi. Değişmedi insan ve gelişmedi de.İnsanların dost bildiği bazı kelimeler düşmanımız bu yüzden.

Ne mi bu kelimeler? Türemiş bir sözcük olan isimden fiil engelli kelimesi, yine türemiş bir sözcük olan isimden fiil özürlü kelimesi. Türeyen sadece kelimeler değildi; hüzünlü susuşlar, acı kabullenmeler, kalbimizi yırtıp da geçen bu düşünceler de türedi.

Sakat ( سقط ) kelimesini özgün haliyle arama moturuna arattım ve görsellerde çıkan görüntü bu:

https://www.google.com.tr/search?q=...ved=0CAYQ_AUoAWoVChMI6frW1ui6yAIVRN4sCh1Q8wR1
Sakat-engelli-özürlü sözcüklerini bir çok kişi, bir çok engelli sevmez.
Sakatlık toplumumuzda ya da bir çok toplumda pek de sevilen bir şey değildir. Öjenik anlayış ya da bu anlayışa sahip bir kişi sakatları ya da hastaları birer parazit olarak görür.
******
Ben görme engelliyim ya da gözlerimde sorun var derim. Bu güne kadar hiç sakatım demedim. Ancak, bir başka kişi de kendisini durumuna göre sakat-engelli- özürlü olarak adlandırabilir...

sakat kelimesinin arapca karşılıgı ( düştü )demek...

Eskiden zihinsel engellilerin içine cin , şeytan girdi diye Dove Dove oldurulduklerini , kafalarına çivi cakildigini biliyor muydunuz? İlkel yaşamdan postmodern yaşamda dahil, hâlâ ebevenlerden tutunda toplumun her kesimine kendimizi kabullenir ip anlatmak zorunda kalmisiz....böyle de gider....

Valla Ne Adına Derlerse Desinler Sonuç değişmediğinde Kelimelere Fazla Takılmıyorum...

Bizlerin kısıtlanmış olan fiziksel/Zihinsel durumlarımızı kabullenmiş gibi görünüp uyum sağlayarak yaşamamızdan gibi geliyor bana.
Yukarıda anılan (Sakat,Engelli,Özürlü vs..) gibi kelimeler bastırdığımız bu düşüncelerin ortaya çıkmasında tetikleyici etki gösterdiği kanaatindeyim ben.
Saygılar.