Edindiğim bilgiler ve yaşadığım tecrübeler;
Babam, Ekim.2005 de kriz geçirerek sol tarafında hareket kısıtlığı yaşamaya başlamıştı. Öncesinde her hangi bir sağlık problemi yoktu. Alkol ve sigara hiç kulanmamıştı ve düzenli olarak spor yapardı. Dikkat etmediği sadece yiyecek konusuydu. 63 yıl boyunca yağlı, tuzlu ne varsa herşeyi yiyordu.
Geçirdiği kriz ile birlikte babam içinde hastane yollarını aşındırmaya başlamıştık. Yapılan ilk tetkiklerde şah damarının %35 tıkalı olduğu söylendi. Şah damar operasyon dışında herhangi bir şekilde açılması mümkün değilmiş. İlaç tedavisiyle tıkanmanın artmaması sağlanacaktı. Beklenen olmadı. 6 ay sonra tıkanma %60 lara çıktı. Cerrahpaşa'ya sevk edildik. Burada ilaçlar değiştirili. Bir süre takip edildi.
Ağustos.06' da tanı anjiyosu yapıldı. Tıkanma git gide artıyordu. 70-80 derken tıkanma %90 oldu. Cerrahpaşa operasyon için sürekli ayak sürüyordu. Bu sürede babamın her an hayati tehlikesi vardı. Damar her an beyine pıhtı atabilirmiş ve bu durumda ya felç kalabilirmiş ya da ölümüne sebep olabilirmiş. Cerrahpaşa perasyonu hep ileriki bir tarihe ertelerken önerdikleri; kasıktan damara girilerek şah damarına stent takılmasıydı. Stent yaşam kalitesini arttırmak için değil sadece hayati riski önlemek için olacakmış.
Babama en fazla 1 yıl ömür biçilmişti. Cerrahpaşa'nın tutumu sanki son çare olarak stent takılması yönündeydi. Yaklaşık 6 aydır ciddi şekilde konuyu araştırmaya başladım. Stentin daha sonraları sorun çıkartabileceği yönünde bilgiler edindim. Sonra Amerikan Hastanesi Nöroşirurji bölüm başkanı Profesor Dr. Ali Çetin Sarıoğlu'na ulaştım. Kendisi açık ameliyatla şah damarının içine girilerek içinin temizlenmesini öneriyordu. Bu yöntem çok riskliydi fakat ameliyat başarılı geçerse hem hayati tehlikesi yok olacaktı hem de hareket kısıtlığı önlenerek yaşam kalitesi artacaktı.
Babam, 9 Mart 2007 tarihinde Sn. Sarıoğlu tarafından 5 saat süren başarılı bir operasyonla ameliyat edildi. Yaklaşık 2 hafta gecti. Hareketlerinde gözle görülür bir artış oldu. İki, üç ay içerisinde de değneklerden kurtulabilecekmiş.
Şu an babamın sağlık durumu çok iyi, kenisini sanki yeniden doğmuş gibi hisediyor.
Ali Çetin Sarıoğlu'na tekrar sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.
Anlattıklarım, umarım aynı sorunu yaşayan kişilere faydası olur.
Saygılarımla,