Şöyle bir etrafımıza baktığımızda insanların ekonomik ,sosyal,siyasal ve insan hakları gibi konulardaki duyarsızlığını bir banane anlayışı içerisinde olduklarını fark etmek hiçde zor değil bir tele vole kültürü içerisinde yaşayıp gidiyoruz.
Örneğin bu sitede sohbet odalarında engelli sorunlarıyla ilgili bir konu acıldığında odadaki çoğu engelli arkadaşımızın ki hepsini bire bir anlamda ilğilendirmesine rağmen konuya ilgi göstermemeleri beni çok düşündürüyor.
Çözümde yer almayan sorunun bir barcası olur sözünden hareketle.
Burada herkesin bir öz eleştiri yapmasını istiyorum bizler halk olarak meseleler karşısında bu kadar bir vurdum duymazlık içerisindeyken var olan sorunlar karşısında şikayet etme hakkını kendimizde nasıl buluyoruz?
Birey olarak siyaseti yönlendiren bizler değilmiyiz?
Tabiki legal olmak koşuluyla herkesin her bireyin has bel kader gereken yerde gerekli tepkiyi vermesi gerekmezmi?
Halk olarak bizim bu tepkisizliğimiz yetkili ve etkili makamlarda oturanlarda da bir rehavete yol açtığını söylemek mümkün.
Bu tepkisizliğin altında yatan sebeblere bakıldığında bilinçli ve örgütlü hareket edememe gibi bir problemle karşılaşıyoruz.
Bireyi devlet karşısında korumayı amaçlayan sivil toplum örgütlerinin batı toplumlarına nazaran sayısal anlamda azlığı ve var olan sivil toplum örgütlerinin de etkin çalışamamasını gibi sebebleri gösterebiliriz.
Batı toplumlarındaki sivil toplum örgütleriyle ülkemizdeki sivil toplum örgütleri arasındaki uçurumu rakamlarla gösterdiğimizde bizim neden batı toplumlarından geri kaldığımızı anlamak mümkün olur sanırım
Türkiye de 80 bin 757 dernek faaliyet gösteriyor buna göre her 866 kişiden biri dernek faaliyetlerinde bulunuyor.
Almanya da 2 milyon 100 bin fransada 1 milyon 470 bin ABD de 1 milyon 200 bin dernek bulunuyor.
Fransa ve Almanyada nüfusa oranlandığında her 40 kişiye bir dernek düşüyor ancak her 10 Fransızdan 4 ü en az bir derneğin faaliyetine katılıyor nufusun beşte biri ise en az iki derneğe üye bulunuyor.
ABD de her 15 amerikalıdan biri bu tür kuruluşlarda çalışıyor bu sektör ABD de bankacılık teknoloji ve hatta kamu sektörü kadar ağırlığa sahip.
Sonuc olarak Türk halkının örgütlenmekten korktuğunu buna bağlı olarak ta tepkisiz ve siyasiler tarafından da fazla kale alınmadığımızı düşünüyorum sizler bu konuda ne düşünüyorsunuz?
Örneğin bu sitede sohbet odalarında engelli sorunlarıyla ilgili bir konu acıldığında odadaki çoğu engelli arkadaşımızın ki hepsini bire bir anlamda ilğilendirmesine rağmen konuya ilgi göstermemeleri beni çok düşündürüyor.
Çözümde yer almayan sorunun bir barcası olur sözünden hareketle.
Burada herkesin bir öz eleştiri yapmasını istiyorum bizler halk olarak meseleler karşısında bu kadar bir vurdum duymazlık içerisindeyken var olan sorunlar karşısında şikayet etme hakkını kendimizde nasıl buluyoruz?
Birey olarak siyaseti yönlendiren bizler değilmiyiz?
Tabiki legal olmak koşuluyla herkesin her bireyin has bel kader gereken yerde gerekli tepkiyi vermesi gerekmezmi?
Halk olarak bizim bu tepkisizliğimiz yetkili ve etkili makamlarda oturanlarda da bir rehavete yol açtığını söylemek mümkün.
Bu tepkisizliğin altında yatan sebeblere bakıldığında bilinçli ve örgütlü hareket edememe gibi bir problemle karşılaşıyoruz.
Bireyi devlet karşısında korumayı amaçlayan sivil toplum örgütlerinin batı toplumlarına nazaran sayısal anlamda azlığı ve var olan sivil toplum örgütlerinin de etkin çalışamamasını gibi sebebleri gösterebiliriz.
Batı toplumlarındaki sivil toplum örgütleriyle ülkemizdeki sivil toplum örgütleri arasındaki uçurumu rakamlarla gösterdiğimizde bizim neden batı toplumlarından geri kaldığımızı anlamak mümkün olur sanırım
Türkiye de 80 bin 757 dernek faaliyet gösteriyor buna göre her 866 kişiden biri dernek faaliyetlerinde bulunuyor.
Almanya da 2 milyon 100 bin fransada 1 milyon 470 bin ABD de 1 milyon 200 bin dernek bulunuyor.
Fransa ve Almanyada nüfusa oranlandığında her 40 kişiye bir dernek düşüyor ancak her 10 Fransızdan 4 ü en az bir derneğin faaliyetine katılıyor nufusun beşte biri ise en az iki derneğe üye bulunuyor.
ABD de her 15 amerikalıdan biri bu tür kuruluşlarda çalışıyor bu sektör ABD de bankacılık teknoloji ve hatta kamu sektörü kadar ağırlığa sahip.
Sonuc olarak Türk halkının örgütlenmekten korktuğunu buna bağlı olarak ta tepkisiz ve siyasiler tarafından da fazla kale alınmadığımızı düşünüyorum sizler bu konuda ne düşünüyorsunuz?