Tam olarak yılı hatırlamıyorum fakat büyük ihtimal 1985-6..İş yerim Taksim'de, evim Zeytinburnu'nda..Bir büyük kar yağdı Mart'a doğru..İleride daha detaylı anlatacağım neler çektiğimi..Eşim sağlam ve kızım çok küçük, kundakta..
Mart olduğundan odun kömür stoklarımız azalmıştı..Başlangıçta tam anlayamadık
ama facia gibi günler yaşamaya başlayınca Koca bir şehrin bile sakat birisi için
nasıl bir vahşi ormana, ıssız bir çöle dönüştüğünü gördüm..Açıkçası donma ve
açlık tehlikesi ile karşı karşıya kalmıştık üçümüz..Ve sadece kendisini garantiye
alan ev sahibinin kanımı donduran hayvanlığı..
Neredeyse donmak üzereyken, at arabası ile taaa yedikuleden getirilen odunlar
yiyecek ve mamalar ile adeta ''kurtarılışımız''..Antalya sevdamın yarısı bu kar
korkusudur benim..Sakat olduğumu ve nasıl bir ilkel toplumda yaşadığımızı
anlatır kar bana..