Lost'un yaratıcısı ve yapımcısı J.J. Abrams'ın yeni mistik bilim kurgu dizisi Fringe' i tüm Lost müptelası arkadaşlarıma şiddetle öneririm.
Özellikle X-Files ve Millennium gibi dizileri sevenler çok çok zevk alacaktır diye düşünüyorum. Tabii tüm bunların yanında dizide geçen bazı olaylar ve detaylar sebebiyle ilerde Lost'la kesişeceği de Fringe'le ilgili konuşulanlar arasında..
Yayıncı Kanal: FOX / Fringe - Home
Tür: Bilim Kurgu, Gerilim, Gizem
Süre: 60 dk.
Kadro:
Joshua Jackson - Peter Bishop
Anna Torv - Ajan Olivia Dunham
Mark Valley - Ajan John Scott
Lance Reddick - Ajan Philip Broyles
John Noble - Dr. Walter Bishop
Kirk Acevedo - Charlie Francis
657 sefer sayılı yolcu uçağı Bostona doğru ilerlemektedir. Her şeyin yolunda gittiği bir an da görünüşte bir hava boşluğuna girildiği görülür. Uçak, ani bir şekilde hava boşluğundan dolayı sallanmaya başlar. Biraz sonra bu durum giderek şiddetlenir. Daha sonrada nedeni belli olmaksızın yolcuların vücutları erimeye başlar. Uçağın pilotları zor da olsa uçağı Bostona indirmeyi başarılar. Fakat, yolcu kabini ise tamamen derisinden bütün vücutlarına kadar erimiş yolcularla doludur. Olaya hemen FBI el atar ve soruşturma başlatılır.
Olay yerine olay yeri soruşturma sorumlusu ajan Phillip Broyles ve ajan Charlie Francis gelir. Daha sonra iki sevgili olan ajan Olivia Dunham ve John Scott gelirler. İlk başta olay bir terorizm saldırısı olarak düşünülür fakat içeri girildiğinde bu olayın terorizmden öte bir olay olduğu anlaşılır. Soruşturma sırasında merkeze şüpheli bir adamın bir depo gibi bir yer de elinde çantayla dolaştığının bilgisi gelir. Bunun üzerine, ajan Olivia Dunham ve John Scott olay yerine intikal ederler. Ajan John Scott, teker teker depoları ararken ajan Olivia Dunham ise dışarıyı kontrol etmektedir. Ajan John Scot deproların birini kontrol ettiği sırada değişik deney düzenekleri ve denek hayvanlarını görür. Tam bu sırada arkasında depodan tesadüf eseri aradıkları şüpheli çıkar, şüpheli bütün dur uyarına rağmen oradan kaçar, John Scott peşine takılır. Daha sonra Oliviayı ararak ondan yardım ister. John, tam şüpheliyi yakalamak üzeridir ki şüpheli elindeki cep telefonu kullanarak depoların bulunduğu alanı patlatır. Her iki ajanda patlamanın etkisiyle yere düşürler ve bu sırada şüpheli oradan kaçmayı başarır. Olay yerinde yarı baygın olarak bulunan iki ajan hemen hastaneye kaldırır. Olivianın durumu iyidir fakat John Scot durumu ise çok kötüdür. Üzerindeki derisi yok olmuştur. Bütün iç organları gözükmektedir. Hastane doktoru, durumun çok iyi olmadığını ve Johnun bu durumdan kurtulmasının mucizlere bağlı olduğunu söyler.
Olivia, bu durum karşısında çok özülür. Sevdiği adam ölmek üzeridir. Fakat o bir şey yapamıyordur. Daha, sonra bu tür vakaaları araştırmaya başlar. Ve yaptığı araştırmalar sonucunda Dr. Walter Bishop adında birisini bulur. Daha sonra, Dr. Walter Bishopun zamanında devlet adına bir takım gizli çalışmalarda bulunduğunu öğrenir. Ona ulaşmak için, oğlu Peter Bishop temasa geçerek zorlada olsa onu babasınla konuşmasını ikna eder çünkü Dr. Walter Bishop bir akıl hastanesinde tutulmaktadır. Yaşanan bu olay Dr. Walter Bishopa anlatılarak yardımının gerektiği belirtilir. Dr. Walter Bishop ilk önce hastayı(John) görmek ister. Bu durum zor da olsa kabul edilir ve Dr. Walter Bishop ajan John Scottın yanına götürülür. Dr. Walter Bishop, ajan John Scottın adeta bir seffaf bir jel gibi duran derisinden bir örnek alır fakat bunu inceleyecek bir labarutuvarı yoktur. Bunun için eskiden Harvard Üniversitesinde devlet adına yaptığı gizli araştırmaları(Işınlanma, zamanda seyahat, diriltme, ölüyle zihinde konuşma…) yaptığı yerin açılmasını ister. Ve çalışmalarına burada başlar. Daha önemlisi ise olayı çözecek kişiyi yani şüpheliyi sadece ajan John Scott görebilmiştir. Olivianın amacı ise sevgilisi Johnu hayata bir yolla olsa da hayata döndürerek şüphelinin tanımlamasını sağlamaktır.
Dizinin bundan sonrası çok fazla spoiler içerdiğinden ve yazınının amacının tanıtım olduğundan yazmaya gerek yok Dizinin bana verdiği ilk izlenim; LOST oldu diyebilirim. Jenerikteki Fringein 3 boyutlu yazılımı ile LOSTun yazılımı az da olsa benziyor. Yine, dizi içinde kullananlar birkaç müzik LOSTtan alınmış. Ayrıca, sahne geçişlerinde gerelimli bir müzik ile kesilmesi yine LOSTu hatırlatıyor. Buna ek olarak, yine LOSTta gördüğümüz Hansolo Foundation ya da Dharma Initiative gibi benzer bir kurum Fringete de pek iyi işlerle uğraşmıyor. Diğer bir benzer bir nokta da, genellikle standart olan yer ve zamanların ekran köşelerinde yazılması yerine 3 boyutlu olarak sahne için yazılması. Bu 3 boyutlu yazı şekli de LOSTun DVD menülerinde var. Şunu da yazmadan geçmek istemiyorum. Evet, yine sayılar var. Ama gerçekten bir anlama sahipler mi yoksa sadece bulundukları odaları temsil ediyorlar ona bir anlam veremedim. Belki de ileride bir şeyler çıkabilir. Yalnız şunu unutmamak lazım. Bilim kurgu severler için gerçekten ilginç bir dizi diyebilirim. Bunu izlediğinizde fark edebilirsiniz. Yine klasik olarak J. J. Abrams şaşırtmacaları ve gizemleri diziye yerleştirilmiş. Oyuncu kadrosunun iyi seçilmesi otomatik olarak oyunculukları üst seviye çekmiş. 2008-2009 sezonunda yayınlanacak olan Fringe genele bakıldığında iyi bir pilot olmuş diyebilirim.
Tür: Bilim Kurgu, Gerilim, Gizem
Süre: 60 dk.
Kadro:
Joshua Jackson - Peter Bishop
Anna Torv - Ajan Olivia Dunham
Mark Valley - Ajan John Scott
Lance Reddick - Ajan Philip Broyles
John Noble - Dr. Walter Bishop
Kirk Acevedo - Charlie Francis
657 sefer sayılı yolcu uçağı Bostona doğru ilerlemektedir. Her şeyin yolunda gittiği bir an da görünüşte bir hava boşluğuna girildiği görülür. Uçak, ani bir şekilde hava boşluğundan dolayı sallanmaya başlar. Biraz sonra bu durum giderek şiddetlenir. Daha sonrada nedeni belli olmaksızın yolcuların vücutları erimeye başlar. Uçağın pilotları zor da olsa uçağı Bostona indirmeyi başarılar. Fakat, yolcu kabini ise tamamen derisinden bütün vücutlarına kadar erimiş yolcularla doludur. Olaya hemen FBI el atar ve soruşturma başlatılır.
Olay yerine olay yeri soruşturma sorumlusu ajan Phillip Broyles ve ajan Charlie Francis gelir. Daha sonra iki sevgili olan ajan Olivia Dunham ve John Scott gelirler. İlk başta olay bir terorizm saldırısı olarak düşünülür fakat içeri girildiğinde bu olayın terorizmden öte bir olay olduğu anlaşılır. Soruşturma sırasında merkeze şüpheli bir adamın bir depo gibi bir yer de elinde çantayla dolaştığının bilgisi gelir. Bunun üzerine, ajan Olivia Dunham ve John Scott olay yerine intikal ederler. Ajan John Scott, teker teker depoları ararken ajan Olivia Dunham ise dışarıyı kontrol etmektedir. Ajan John Scot deproların birini kontrol ettiği sırada değişik deney düzenekleri ve denek hayvanlarını görür. Tam bu sırada arkasında depodan tesadüf eseri aradıkları şüpheli çıkar, şüpheli bütün dur uyarına rağmen oradan kaçar, John Scott peşine takılır. Daha sonra Oliviayı ararak ondan yardım ister. John, tam şüpheliyi yakalamak üzeridir ki şüpheli elindeki cep telefonu kullanarak depoların bulunduğu alanı patlatır. Her iki ajanda patlamanın etkisiyle yere düşürler ve bu sırada şüpheli oradan kaçmayı başarır. Olay yerinde yarı baygın olarak bulunan iki ajan hemen hastaneye kaldırır. Olivianın durumu iyidir fakat John Scot durumu ise çok kötüdür. Üzerindeki derisi yok olmuştur. Bütün iç organları gözükmektedir. Hastane doktoru, durumun çok iyi olmadığını ve Johnun bu durumdan kurtulmasının mucizlere bağlı olduğunu söyler.
Olivia, bu durum karşısında çok özülür. Sevdiği adam ölmek üzeridir. Fakat o bir şey yapamıyordur. Daha, sonra bu tür vakaaları araştırmaya başlar. Ve yaptığı araştırmalar sonucunda Dr. Walter Bishop adında birisini bulur. Daha sonra, Dr. Walter Bishopun zamanında devlet adına bir takım gizli çalışmalarda bulunduğunu öğrenir. Ona ulaşmak için, oğlu Peter Bishop temasa geçerek zorlada olsa onu babasınla konuşmasını ikna eder çünkü Dr. Walter Bishop bir akıl hastanesinde tutulmaktadır. Yaşanan bu olay Dr. Walter Bishopa anlatılarak yardımının gerektiği belirtilir. Dr. Walter Bishop ilk önce hastayı(John) görmek ister. Bu durum zor da olsa kabul edilir ve Dr. Walter Bishop ajan John Scottın yanına götürülür. Dr. Walter Bishop, ajan John Scottın adeta bir seffaf bir jel gibi duran derisinden bir örnek alır fakat bunu inceleyecek bir labarutuvarı yoktur. Bunun için eskiden Harvard Üniversitesinde devlet adına yaptığı gizli araştırmaları(Işınlanma, zamanda seyahat, diriltme, ölüyle zihinde konuşma…) yaptığı yerin açılmasını ister. Ve çalışmalarına burada başlar. Daha önemlisi ise olayı çözecek kişiyi yani şüpheliyi sadece ajan John Scott görebilmiştir. Olivianın amacı ise sevgilisi Johnu hayata bir yolla olsa da hayata döndürerek şüphelinin tanımlamasını sağlamaktır.
Dizinin bundan sonrası çok fazla spoiler içerdiğinden ve yazınının amacının tanıtım olduğundan yazmaya gerek yok Dizinin bana verdiği ilk izlenim; LOST oldu diyebilirim. Jenerikteki Fringein 3 boyutlu yazılımı ile LOSTun yazılımı az da olsa benziyor. Yine, dizi içinde kullananlar birkaç müzik LOSTtan alınmış. Ayrıca, sahne geçişlerinde gerelimli bir müzik ile kesilmesi yine LOSTu hatırlatıyor. Buna ek olarak, yine LOSTta gördüğümüz Hansolo Foundation ya da Dharma Initiative gibi benzer bir kurum Fringete de pek iyi işlerle uğraşmıyor. Diğer bir benzer bir nokta da, genellikle standart olan yer ve zamanların ekran köşelerinde yazılması yerine 3 boyutlu olarak sahne için yazılması. Bu 3 boyutlu yazı şekli de LOSTun DVD menülerinde var. Şunu da yazmadan geçmek istemiyorum. Evet, yine sayılar var. Ama gerçekten bir anlama sahipler mi yoksa sadece bulundukları odaları temsil ediyorlar ona bir anlam veremedim. Belki de ileride bir şeyler çıkabilir. Yalnız şunu unutmamak lazım. Bilim kurgu severler için gerçekten ilginç bir dizi diyebilirim. Bunu izlediğinizde fark edebilirsiniz. Yine klasik olarak J. J. Abrams şaşırtmacaları ve gizemleri diziye yerleştirilmiş. Oyuncu kadrosunun iyi seçilmesi otomatik olarak oyunculukları üst seviye çekmiş. 2008-2009 sezonunda yayınlanacak olan Fringe genele bakıldığında iyi bir pilot olmuş diyebilirim.