Rusyanın Jukovski şehrinde 1984 yılında dünyaya gelen Evgeny Grinko, genç yaşlarından itibaren müzik ile iç içe olan ve ruhunu müziğe adamış bir abimizdir. Bir enstrümanı çalmak ile konuşturmak elbette ki farklı şeylerdir. Söze ihtiyaç duymadan bir bestede duyguları yansıtabiliyorsan gerçekten olmuşsun demektir. Evgeny Grinko da enstrüman ile herhangi bir cümle kurmadan bize derdini anlatabilen bir sanatçıdır. Sanatı ticarete çevirmeyen günümüz nadir sanatçılarındandır. Gerçekten bu işe kendini adamış ve bunu derinden hissettirebilen bir insandır.
16 yaşında gitarla tanışarak müzik hayatında emeklemeye başlayan Evgeny Grinko, uzun süre bir rock grubunda bateri çalarak yürümeyi öğrendi. 2008 yılında küçük bir turne sürecini atlattıktan sonra, 2010 yılında Valse isimli eserini yazdı ve 1 Ocak 2011de Winter Sunshine isimli albümü piyasaya sürdü. Bu albüm ilk solo albümüydü. Ayrıca aynı yıl içerisinde Shapitoshou adlı filmde şarkılarının da yer almasıyla gönüllerimizde büyük bir yer edindi. Artık Evgeny abimizi, bir çok klasik sever olarak benimsemiştik bile.
2014 yılında Ice For Aureliano Buendia albümü yayınlandı. Bir sonraki albümü Silent Like Water ve ardından son albümü olan 2018 çıkışlı Tiny Mouse Tales albümü de yayınlandıktan sonra hala çok dinlenen parçalara sahip olan bu sanatçı bir çok insan tarafından piyanonun günümüzdeki en zarif elleri olarak görülmektedir.
Piyano çalmaya 24 yaşında başlayan Grinko, tamamen sadeliği ancak bir o kadar da özgünlüğü ile tanınmaktadır. Benim şahsi yorumumu soracak olursanız, Grinkonun bestelerinde var olan tek sınırın hayal gücü olduğunu düşünüyorum. Mükemmel bir ruh hali ve inanılmaz etkileyen besteler, daha ne denir ki ?
Bunca başarıyla beraber güzel ülkemiz Türkiyeyi de es geçmeyen Grinko, 2013den bu yana ülkemize uğramaktadır. İstanbul, Ankara, Konya, İzmir, Eskişehir gibi şehirlere uğrayan Grinko; umarız daha sık bizi ziyaret eder.
Kısacası Evgeny Grinko günümüzdeki nadir gerçek müzisyenlerdendir.
Referans: Beray Kangal - bilimlendin.com