1-) Aylık gelirin 449 değilse sana 675 verelim. Cümlede anlam bakımından bile mantıksızlık olduğu ortadadır, bu nedenledir ki gelir şartı 4 dönem sonunda verilen maaşla eşit seviyeye gelecek şekilde sürekli iyileştirilmelidir ve maaş bağlanmasındaki gelir şartı bu düzey olmalıdır.
2-) Evde bakım aylığı sadece gelir olarak lanse ettirilmemelidir, engelli birey için yapılan harcamalar sorgulanmalıdır.
3-) Sosyal hizmet görevlileri sık sık engelliyi ziyaret etmeli; en azından, tabiri caizsse, eksiği gediği sorulmalıdır. Evde bakım hizmetleri aylıktır mantığı yok edilmeli ve verilen hizmet daha etkin bir yapıya kavuşturulmalıdır.
4-) Engellinin ihtiyaçlarının ilk tespiti sosyal hiz. görevlisince yapılmalı ve eksiklik giderilene kadar sosyal. hiz. gör. aktif rol almaldır. Böylece engelli birey kimseyle muhattap bırakılmayacaktır.
5-) Rehabilitasyon, toplumsal entegrasyon; Doğru dürüst sosyal aktiviteler düzenlenmeli ve bireyin katılımı sağlanmalıdır.
6-) Bakıma muhtaç kişinin ailesindekilerin ve kendisinin istihdamı için her türlü destek sağlanmalı ve gelir testi kapsamındaki kişilerin gelir düzeyi iyileştirilmeli hatta istihdam yoluyla evde bakım aylığına bağımlılık kaldırılmalı. Ayrıca engelli birey 2022den de faydalanıyorsa işe yerleştirilmede diğer engellilerden daha fazla öncelik hakkına sahip olmalı.
7-) Bakıma muhtaç kişinin ailesinin gelir düzeyi belirli bir düzeyin altında ise elektrik, gaz, su, kira ve temel tüketim malzemeleri kdvlerinden muaf tutulmalı, hizmetten yararlanan tüm ailelere vergi iade ve harcama denetim sistemi(geliri normal olan) oluşturulmalı; bu sayede hem harcamaların teyiti tamamlanmış olur hemde yersiz ödeme daha kolay tespit edilebilir.
Yersiz ödemede ki denetim arttırılmalı ve bu denetim çeşitlendirilmeli.
Ayrıca bu hizmet; nakdi destekli hizmet ve nakdi desteksiz hizmet olarak ayrılmalı ve gelir şartı olmaksızında bakıma muhtaç kişi yalnız bırakılmamalıdır.