Herkese merhabalar.28 yaşındayım.13 yaşından beri Tip-1 Diabet(insilün bağımlı şeker) hastasıyım.İlk başlarda her şey güzeldi.YAni ilk hastalığın teşhisi konulduğunda küçüktüm,yanımda doktorlar,eğitim hemşireleri ve diyetisyenler vardı.Öyle güzel inandırdılar ki;"Her şey güzel olacak..." İnandım çocukça.Her şey güzel olacak dedim.Ama büyüdükçe değişmeye başladı her şey.Yavaş yavaş değişmeye başladı.Bir kız arkadaşım olmuştu lise son sınıftı.İlk buluşmamızda pastaneye uğradık,ilk defa bir çikolatalı bir pasta dilimi yiyemedim diye böğüre böğüre ağlamak istemiştim.Tabi şeker hastası olduğumu söyleyince terk edildim.Neyse çok basit konulardı onlar.Gelgelelim askerlik çağına geldim.Askerliğimi yapmak için şubeye başvurdum ve beni askeri hastaneye sevk ettiler,sonuç "Askerlik yapmaya elverişli değildir".Çok üzüldüm...Hani doktorlar,eğitim hemşireleri söylemişlerdi ya,"her şey çok güzel olacak" yavaş yavaş anlamaya başlamıştım yalan söylediklerini(Nerden bilebilirdim sonrasının kabuslara dönüşeceğini)...
Ve üniversite...Hayalim denizcilik okuyup kaptan olmaktı.TAbi şeker hastasının denize çıkamayacağını öğrendiğimde böğüre böğüre ağlamak isteyim yeniden filizlendi.Ama isyanım yoktu.Haşa Dünya hayatının sınav sorusunu soran ALLAH'TI.Ve Allah'tan gelen her sıkıntı başım gözüm üstüne.Zaten beni şu an ayakta tutan Allah'ın verdiği sabır...
NEyse...Üniversitede 2 yıllık bir bölüm okudum.Şanslıydım belki,bir iş buldum.Bir buçuk seneye yakın çalıştım.Bu arada açık öğretim fakültesinde işletme bölümünü okudum ve bitirdim.Hayat işte,çalıştığım şirket el değiştirdi.Yeni gelen firma görüşmeye çağırdığında sevinçle gittim,işimi kaybetmeyecektim.Oturduk,cv'm güzel.Gelgelelim soru şu:"Askerlik tamam değil mi?" "Ben askerlikten muafım." ve düşen yüzler..."Neden?"."Şeker var bende,insilün kullanıyorum.." ve artık somurtan yüzler."Bu şekilde çalışabilecek misin?" içimde böğüre böğüre ağlama isteği yeniden geliyor,biliyorum aynı senaryo çünkü."Çalışıyorum tabi,hem sigortam da yatıyor,ilaçlarımı alabiliyorum." ve aynı ses tonunda aynı cevap"Tamam canım biz seni ararız." dedim ya hep aynı senaryo...
aradan geçen aylar...
Nerelere başvurdum.Kasiyerlik bile yaptırmak istemiyorlar insülin kullandığını öğrenince.Açıkca söylemiyorlar ama belli ediyorlar "sen de şeker var başımıza bela olma" diye...
3 yıl önce %40 özürlü raporu alabileceğimi söylediler.Dahiliye doktoruna gittim,%30 yazdı.Ve kendisine durumu anlattığımda;"Git bakalım diğer bölümlerden bonus toplamaya çalış" dedi.Çok üzüldüm.BEnim derdim özürlü haklarından faydalanmak değildi ki.Vergilerden muaf olmak,özürlü maaşı almak vs. amacım değildi.Anlamıştım ta o zamanlar,şeker var sende denize çıkamazsın dediklerinde ilerde iş bulma konusunda sıkıntı yaşayacağımı.Tek amacım özürlü istihdamından yararlanmaktı.
Bir işe başvurdum,şirket doktoruna gönderdiler.Doktor"Bir hastalığın var mı?" "tip-I diabet var?" ve doktorun düşen yüzü."Nasıl yapacaksın peki bu işi" "Yapabilirim,elim ayağım tutuyor çok şükür"...Ve doktor yazar rapor kağıdına:"Yüksekte,denge gerektiren işlerde,efor gerektiren işlerde ve stres altında çalışamaz." E ne kaldı geriye doktor bey...Ve yine çıktım yanından sokaklarda yalnız yalnız dolanmaya...
Sonra tekrar dahiliye doktorunun yanına gittim."Hocam bana iş vermiyorlar,sen de şeker var bir iş yapamazsın diyorlar".Doktorun asılan yüzü."Yok tam öyle demiyorlardır,belli başlı işleri yapamazsın diyorlardır.".."Hocam yapma etme,resmen kasiyerlik bile yapamazsın diyorlar.Özürlü raporu almak istiyorum.ÖZel maddeler koyun imza atayım.Özürlü haklarıyla ilgili hiçbir ayrıcalıklardan talebim yoktur.Tek istediğim özürlü istihdamından yararlanmak..."
Ve doktor başlıyor nasihatlere:" Sen şekerini iyi tut,bir şeyi kafana takma.HA1C ne dikkat et.aman 7'yi geçirme...Özürlü raporuna gelince.Allah korusun,böbreğin iflas eder diyalize girersin,gözün kör olur,ya da kalbin iflas eder,gel o zaman veririr.)..Allah razı olsun diyerek kalkıyorum yanından...
YAni resmen işe yerleşmek için,ya böbreğimin gitmesi lazım,ya gözümün kör olması lazım ya da kalp gidecek,onu anladım artık.DÜşünüyorum acaba insülin vurmasam mı,ya da dur diyorum şekeri hep 500 üstü tutayım,belki 1 yıla bir komplikasyon olur.HAdi hayırlısı...
Ha bu arada 2016 için kpss dershanesine yazıldım.AMa hiç ders çalışmıyorum.Zaten gelecek ay bırakırım.Neden mi?Onu da öğrendim.Memur olunca da tam teşekküllü hastaneden"yurdun her yerinde görev yapar" raporu istiyorlarmış.E doktorlarımız "Sen şeker hastasısın yurdun her yerinde görev yapamazsın ki diyecek.Ve ekleyecekler,aman deyim şekerini iyi tut,HA1C ni 7 nin üstüne çıkarma"..."Hocam özürlü raporu verin o zaman".."Yavrucuğum sen sağlımsın ama."
yani işin özü artık kafaya takmıyorum.Ne olacaksa olsun modundayım.NAsılsa dünya hayatı geçici...Gerçi bazen sabah kalktığımda kendi kendime soruyorum,"neden uyandın ki,sanki bu dünyanın sana ihtiyacı mı var?" sonra tövbe ediyorum,dünyaya geliş amacımız belli.Her şey bir sınav...
ama beni en çok üzen,babam oluyor.Aslında çok iyi biri,üstüme titrer.Ama iş bulamadığım için o da üzülüyor ve beni daha çok üzüyor.Bir işe yaramıyorsun gibilerinden muhabbetler.Evde oturduğum zaman:"İş bulamadın mı?Ben zaten ümidi kestim senden,ne olacaksa olsun artık"...Yutkunuyorum,boğazıma düğümleniyor bir şeyler.
Sonra dışarı çıkıyorum,gözlerde yaş...Sonra cebimdeki müzik çalardan bir şarkı açıyorum ve gökyüzüne bakıyorum.Biri fısıldıyor sanki,Dünya hayatı geçici...Sınavdasın...Ve tebessüm ediyorum sonra...
Çok uzun oldu be,15 yıllık birikimim fena dolmuşum.Sürç-ü lisan ettiysem affola...
Benim durumumda olan abilerim,kardeşlerim var mı,ne gibi zorluklar çektiniz sağlık yönünden ve nasıl aştınız engelleri?
Dediğim gibi asla Allah'a isyanımız olamaz.Ondan gelmiş başımız gözümüz üstüne...Şifasını versin inşallah.
Ve tesadüfen gördüğüm bir kitaptaki mısraların dediği gibi:
Sen gözyaşını bir elinle silerken
melekler sırtını sıvazlar ve der ki;
üzülme Hak teala senin hakkını ahretinde
kendi verecek...
O halde de ki; Bana Allah Yeter...
SAYGILARIMLA...
Ve üniversite...Hayalim denizcilik okuyup kaptan olmaktı.TAbi şeker hastasının denize çıkamayacağını öğrendiğimde böğüre böğüre ağlamak isteyim yeniden filizlendi.Ama isyanım yoktu.Haşa Dünya hayatının sınav sorusunu soran ALLAH'TI.Ve Allah'tan gelen her sıkıntı başım gözüm üstüne.Zaten beni şu an ayakta tutan Allah'ın verdiği sabır...
NEyse...Üniversitede 2 yıllık bir bölüm okudum.Şanslıydım belki,bir iş buldum.Bir buçuk seneye yakın çalıştım.Bu arada açık öğretim fakültesinde işletme bölümünü okudum ve bitirdim.Hayat işte,çalıştığım şirket el değiştirdi.Yeni gelen firma görüşmeye çağırdığında sevinçle gittim,işimi kaybetmeyecektim.Oturduk,cv'm güzel.Gelgelelim soru şu:"Askerlik tamam değil mi?" "Ben askerlikten muafım." ve düşen yüzler..."Neden?"."Şeker var bende,insilün kullanıyorum.." ve artık somurtan yüzler."Bu şekilde çalışabilecek misin?" içimde böğüre böğüre ağlama isteği yeniden geliyor,biliyorum aynı senaryo çünkü."Çalışıyorum tabi,hem sigortam da yatıyor,ilaçlarımı alabiliyorum." ve aynı ses tonunda aynı cevap"Tamam canım biz seni ararız." dedim ya hep aynı senaryo...
aradan geçen aylar...
Nerelere başvurdum.Kasiyerlik bile yaptırmak istemiyorlar insülin kullandığını öğrenince.Açıkca söylemiyorlar ama belli ediyorlar "sen de şeker var başımıza bela olma" diye...
3 yıl önce %40 özürlü raporu alabileceğimi söylediler.Dahiliye doktoruna gittim,%30 yazdı.Ve kendisine durumu anlattığımda;"Git bakalım diğer bölümlerden bonus toplamaya çalış" dedi.Çok üzüldüm.BEnim derdim özürlü haklarından faydalanmak değildi ki.Vergilerden muaf olmak,özürlü maaşı almak vs. amacım değildi.Anlamıştım ta o zamanlar,şeker var sende denize çıkamazsın dediklerinde ilerde iş bulma konusunda sıkıntı yaşayacağımı.Tek amacım özürlü istihdamından yararlanmaktı.
Bir işe başvurdum,şirket doktoruna gönderdiler.Doktor"Bir hastalığın var mı?" "tip-I diabet var?" ve doktorun düşen yüzü."Nasıl yapacaksın peki bu işi" "Yapabilirim,elim ayağım tutuyor çok şükür"...Ve doktor yazar rapor kağıdına:"Yüksekte,denge gerektiren işlerde,efor gerektiren işlerde ve stres altında çalışamaz." E ne kaldı geriye doktor bey...Ve yine çıktım yanından sokaklarda yalnız yalnız dolanmaya...
Sonra tekrar dahiliye doktorunun yanına gittim."Hocam bana iş vermiyorlar,sen de şeker var bir iş yapamazsın diyorlar".Doktorun asılan yüzü."Yok tam öyle demiyorlardır,belli başlı işleri yapamazsın diyorlardır.".."Hocam yapma etme,resmen kasiyerlik bile yapamazsın diyorlar.Özürlü raporu almak istiyorum.ÖZel maddeler koyun imza atayım.Özürlü haklarıyla ilgili hiçbir ayrıcalıklardan talebim yoktur.Tek istediğim özürlü istihdamından yararlanmak..."
Ve doktor başlıyor nasihatlere:" Sen şekerini iyi tut,bir şeyi kafana takma.HA1C ne dikkat et.aman 7'yi geçirme...Özürlü raporuna gelince.Allah korusun,böbreğin iflas eder diyalize girersin,gözün kör olur,ya da kalbin iflas eder,gel o zaman veririr.)..Allah razı olsun diyerek kalkıyorum yanından...
YAni resmen işe yerleşmek için,ya böbreğimin gitmesi lazım,ya gözümün kör olması lazım ya da kalp gidecek,onu anladım artık.DÜşünüyorum acaba insülin vurmasam mı,ya da dur diyorum şekeri hep 500 üstü tutayım,belki 1 yıla bir komplikasyon olur.HAdi hayırlısı...
Ha bu arada 2016 için kpss dershanesine yazıldım.AMa hiç ders çalışmıyorum.Zaten gelecek ay bırakırım.Neden mi?Onu da öğrendim.Memur olunca da tam teşekküllü hastaneden"yurdun her yerinde görev yapar" raporu istiyorlarmış.E doktorlarımız "Sen şeker hastasısın yurdun her yerinde görev yapamazsın ki diyecek.Ve ekleyecekler,aman deyim şekerini iyi tut,HA1C ni 7 nin üstüne çıkarma"..."Hocam özürlü raporu verin o zaman".."Yavrucuğum sen sağlımsın ama."
yani işin özü artık kafaya takmıyorum.Ne olacaksa olsun modundayım.NAsılsa dünya hayatı geçici...Gerçi bazen sabah kalktığımda kendi kendime soruyorum,"neden uyandın ki,sanki bu dünyanın sana ihtiyacı mı var?" sonra tövbe ediyorum,dünyaya geliş amacımız belli.Her şey bir sınav...
ama beni en çok üzen,babam oluyor.Aslında çok iyi biri,üstüme titrer.Ama iş bulamadığım için o da üzülüyor ve beni daha çok üzüyor.Bir işe yaramıyorsun gibilerinden muhabbetler.Evde oturduğum zaman:"İş bulamadın mı?Ben zaten ümidi kestim senden,ne olacaksa olsun artık"...Yutkunuyorum,boğazıma düğümleniyor bir şeyler.
Sonra dışarı çıkıyorum,gözlerde yaş...Sonra cebimdeki müzik çalardan bir şarkı açıyorum ve gökyüzüne bakıyorum.Biri fısıldıyor sanki,Dünya hayatı geçici...Sınavdasın...Ve tebessüm ediyorum sonra...
Çok uzun oldu be,15 yıllık birikimim fena dolmuşum.Sürç-ü lisan ettiysem affola...
Benim durumumda olan abilerim,kardeşlerim var mı,ne gibi zorluklar çektiniz sağlık yönünden ve nasıl aştınız engelleri?
Dediğim gibi asla Allah'a isyanımız olamaz.Ondan gelmiş başımız gözümüz üstüne...Şifasını versin inşallah.
Ve tesadüfen gördüğüm bir kitaptaki mısraların dediği gibi:
Sen gözyaşını bir elinle silerken
melekler sırtını sıvazlar ve der ki;
üzülme Hak teala senin hakkını ahretinde
kendi verecek...
O halde de ki; Bana Allah Yeter...
SAYGILARIMLA...